Yazılı basında 1-7 Temmuz 2019 haftasında nefret söylemi üreten üç haber seçildi. LGBTİ'lere yönelik nefret söylemi içeren bu örnekleri ve haklarında yazılmış analizleri aşağıda bulabilirsiniz.1


1.

Milat, 04 Temmuz 2019

Ufuk Coşkun, LGBT tehdidinin arka plânı başlıklı yazısında, LGBTİ+ Onur Haftası etkinliklerine sunulan desteği konu ediyor. Coşkun yazısında, LGBTİ bireylerin varlıklarının “dünya nüfusunun azaltılması” yönündeki bir projenin parçası olduğunu iddia ediyor:“David Rockfeller 1952 yılında Dünya Nüfus Konseyi'ni tam da bu amaçla kurmuştu. LGBT üzerinden yürüttükleri eşcinselliğin yaygınlaştırılması projesi de bu kapsamda değerlendirilmelidir.” Böylece LGBTİ bireyleri, cinsel yönelim ve cinsiyet kimliklerinden ötürü toplum için ‘tehdit’ olarak işaretliyor. Yazıda, bahsedilen projenin “yeni bir dünya düzeni kurmak” hedefinde olduğunu belirten Coşkun, “Eşcinsellik bu bağlamda düzeni değiştirmenin mikro bir uygulamasıdır. Bakınız ülkemizdeki çocuklara, LGBT kurumları tarafından "ayrımcılık yapmama, nefret söylemine karşı bilinçlendirme, toplumsal cinsiyet eşitliği hakkında bilgilendirme" bahanesiyle eşcinsellik aşılanıyor” ifadeleriyle, LGBTİ kimlikleri topluma yönelik bir ‘tehdit’ olarak işaretliyor ve LGBTİ aktivizminin ayrımcılık ve nefret söylemine karşı çalışmalarını itibarsızlaştırıyor ve hedef gösteriyor.


2.

Türkgün, 02 Temmuz 2019

Mustafa Önder, Sapkınlığın onuru mu olur? başlıklı köşe yazısında, LGBTİ+ Onur Haftası etkinlikleri ve bu etkinliklere sunulan destek mesajlarını konu ediyor. Başlıkta ve metin boyunca tekrarlayan bir şekilde “sapık” olarak nitelendirdiği LGBTİ kimlikleri topluma yönelik bir “tehdit” olarak işaretliyor. Önder, “PAZAR günü İP'ten Y-CHP ve HDP-KK'ya malûm partiler bu garipliği kutladı.. Cinsî sapıkların sözde "onur günü"ymüş! Ebemkuşağı renkleriyle paylaştıkları mesajlarla adeta kadeh kaldırdılar! Onların desteği ile LGBT, Türkiye'de son yıllarda eylemlerini yaygınlaştırdı...Üstelik üç-beş oy uğruna bu zillet cephesi onlarla içli dışlı, kontenjanları bile var” ifadeleriyle LGBTi bireylerin onur mücadeleleri ve bu mücadeleye gösterilen desteği itibarsızlaştırıyor. “‘Sapkınlar’, ‘Lezbiyen’, ‘gey’, ‘biseksüel’ ve ‘transgender’ kelimelerinin baş harfleri LGBT'nin arkasına saklanıyor...Batı'nın sözde eşitlikçi ahlâksızlığından bulaştı...Müslüman Türkiye'nin manevî iklimine konan bir dinamit...Aile yapımızı ve gençliğimizi zehirliyorlar. Memleketin büyük şehirlerinde belli yerlerde boy gösterir bu reziller...İstanbul'da ramazanda yaptıkları yürüyüşte taşınan "Şaban'la Recep'in aşkına ramazan engel olamaz" alçaklığındaki tehlikeyi düşünün..."Onur"dan bahseden bu sapkınlığı, hangi kitabın, hangi şerefli milletin ahlâkı kabul edebilir” ifadeleri ise, LGBTİ bireyleri “şerefli milletlerin ahlakı”na yönelik bir tehdit olarak görüp hedef gösteriyor.


3.

 

Kayseri Yendidoğan, 02 Temmuz 2019

Kayseri Yenidoğan gazetesinin LGBT sapkınlıktır, hastalık değil başlıklı haberinde, yazar Furkan Yılmaz Altunöz’ün bazı belediyelerin LGBTİ+ Onur Haftasına destek vermeleri hakkındaki görüşlerine yer veriyor. Haber Furkan Yılmaz’ın, LGBTİ bireyleri “sapık” olarak niteleyen sözlerini tırnaksız bir şekilde başlığa taşıyor. Böylece, LGBTİ bireyleri, cinsel yönelim ve cinsiyet kimliklerinden ötürü topluma yönelik bir ‘tehdit’ olarak işaretliyor ve hedef gösteriyor.


1. Nefret söylemi odaklı sistematik medya izleme çalışması kapsamında, tüm ulusal gazeteler ve sayısı 500’ü bulan yerel gazete önceden belirlenen anahtar kelimeler üzerinden (ör. hain, dönme, mülteci, Hıristiyan, Yahudi, bölücü vs.) medya takip merkezi aracılığıyla taranıyor. Bu anahtar kelimeleri içeren haber ve köşe yazıları günlük olarak okunuyor (gazetelerin hafta sonu baskıları hariç) ve nefret söylemi içeren yazılar tespit ediliyor. Esas olarak ulusal, etnik ve dini kimlik temelli nefret söylemine odaklanılırken cinsiyetçi ve homofobik/transfobik söylemler de tarama kapsamına alınıyor.