Yazılı basında 29 Ekim - 4 Kasım 2018 haftasında nefret söylemi üreten dört haber seçildi. Ermeniler, Suriyeliler, gayrimüslimler, Yahudiler ve Hıristiyanlara yönelik nefret söylemi içeren bu örnekleri ve haklarında yazılmış analizleri aşağıda bulabilirsiniz.1


1.

Kadirli Postası, 3 Kasım 2018

Mahmut Es’ad Çoşan 1992’de yazdığı, Kadirli Postası gazetesinin tekrar yayımladığı, “İslam Aleminin Umumi Kusuru” başlıklı yazısında İran devletini “dindaş ve mezhepdaşları hatta ırkdaşları olan Azerilere değil, zalim ve gaddar, haksız ve hunhar Ermenilere silah yardımı yapıyormuş” diyerek eleştiriyor. Gazete böylece, Ermeni toplumunun düşman olarak algılanmasına katkıda bulunuyor. Ayrıca, Ermeni kimliğiyle “zalim,” “gaddar,” “haksız,” ve “hunhar” sıfatlarını birlikte anarak, Ermenilere yönelik önyargıları körüklüyor.


2.

Mersin İmece, 31 Ekim 2018

Cengiz Çoşkun’un “Milli Meselelerde Mutabakat Şart” başlıklı köşe yazısındaki “Ekonomimizi allak bullak eden bu Suriyelilere Cumhurbaşkanımızın deyimi ile 33 milyar para harcanmış” ifadesiyle, Türkiye ekonomisindeki bozulmayı Suriyelilerin Türkiye’de olmasıyla ilişkilendiriyor. Ayrıca, “Bu paranın kendi halkımıza harcanması gerekirken aylak aylak gezip Bol Bol çocuk doğuran Suriyelilere harcanması kabul edilemez” sözleriyle, Suriyelilere yönelik önyargılar güçlendiriliyor. Böylece, Suriyelilerin varlığı Türkiye ekonomisine bir zarar olarak algılanıyor ve Suriyelilere yönelik ayrımcılık körükleniyor.


3.

Yeni Söz, 29 Ekim 2018

Yeni Söz gazetesinin, “Hristiyan ve Yahudi terörüne gözler kör” başlıklı haberinde, “Tüm dünya başta Hristiyan ve Yahudi olmak üzere gayrimüslim teröristlerin hem bireysel saldırıları hem de toplu olarak gerçekleştirdikleri katliamlar ile sarsılıyor. Avrupa'dan Amerika'ya dünyanın tüm coğrafyalarında Hristiyan ve Yahudi terör örgütleri soykırımlar düzenleyip, sivil-masum demeden tüm insanları katlediyor” ifadelerinde olduğu gibi Yahudi ve Hıristiyanlar tekrarlayan bir şekilde katliam ve ‘terör’ ile ilişkilendiriliyor. Haber böylece, Yahudi ve Hıristiyanlara yönelik önyargıların ve düşmanlığın körüklenmesine neden oluyor.


4.

Diriliş Postası, 29 Ekim 2018

Muzaffer Kahraman, “Cesaretin bittiği yerde esaret başlar...” başlıklı köşe yazısında, “Gâvurlar Müslümanları öldürürler mi? Evet öldürürler. Peki, ama neden? Müslüman oldukları için.!” ve “Çünkü bu kökten İslam düşmanlarının, tabansız barbarların, Müslümanların sayısının artmasına asla tahammülleri kalmamıştır. Onlar için her zaman genel geçer kural ‘En iyi Müslüman ölü Müslüman’dır” ifadeleriyle, okuyucuyu gayrimüslimlere karşı kışkırtıyor ve onları düşman olarak işaretliyor.


1. Nefret söylemi odaklı sistematik medya izleme çalışması kapsamında, tüm ulusal gazeteler ve sayısı 500’ü bulan yerel gazete önceden belirlenen anahtar kelimeler üzerinden (ör. hain, dönme, mülteci, Hıristiyan, Yahudi, bölücü vs.) medya takip merkezi aracılığıyla taranıyor. Bu anahtar kelimeleri içeren haber ve köşe yazıları günlük olarak okunuyor (gazetelerin hafta sonu baskıları hariç) ve nefret söylemi içeren yazılar tespit ediliyor. Esas olarak ulusal, etnik ve dini kimlik temelli nefret söylemine odaklanılırken cinsiyetçi ve homofobik/transfobik söylemler de tarama kapsamına alınıyor.