Yazılı basında 15-21 Ocak 2018 haftasında nefret söylemi üreten üç haber seçildi. Gayrimüslimler, Suriyeliler ve Yahudilere yönelik nefret söylemi içeren bu örnekleri ve haklarında yazılmış analizleri aşağıda bulabilirsiniz.1


1.

Yeni Marmara, 21 Ocak 2018

Mehmet Ali Yılmaz, “Gavur uşakları” başlıklı yazısında, “Hatta bunlar eziyet gören Kürtlerin yanında da değillerdi, ağababalarının asıl dertleri ‘Kürtçülük’ yapıp, gavur uşaklığına soyunarak Türk düşmanlığı yürütmekti! En yüce duygularımızla oynayarak resmen kullanıyorlardı hepimizi, çoğunlukla da hümanist, iyi niyetli gençlerimizi!” ve “CHP'nin içine yerleştirdikleri kripto FETO'cüler iş yapmayınca, şimdilerde bunları sürüyorlar sahaya gavurlara arka çıkmaları için!” benzeri, tekrarlayan ifadelerle, Türkiye’de Müslüman olmayan kimlikler için bir nefret ve aşağılama ifadesi olarak kullanılan ‘gâvur’ sözcüğü ile onlara yönelik düşmanlık algısını güçlendiriyor.


2.

Sözcü, 16 Ocak 2018

Emin Çölaşan"Suriye olayının dayanılmaz zararı" başlıklı köşe yazısında, "Üç milyondan fazla Suriyeli Türkiye'ye kaçtı. Şimdi o sığınmacıların önemli bir bölümünü biz besliyoruz, bir bölümü Türkiye'de serseri mayın gibi dolanıyor, dilencilik ve ucuz işçilik yapıyor" sözleriyle, Suriyelileri hem toplumsal hem de ekonomik olarak potansiyel bir tehdit unsuru olarak işaretliyor. Böylece, Suriyeli mültecilere yönelik toplumda mevcut olan bir önyargıyı körüklüyor; nefreti ve ayrımcılığı güçlendiriyor.


3.

Yeni Akit, 15 Ocak 2018

Yeni Akit gazetesinin, ilk sayfada "Kudüs'te Yahudi vahşeti" ve iç sayfada "Kudüs'te Müslümanlar huzur YAHUDİLER VAHŞET YAŞATTI" başlıklarıyla hazırladığı haberde, Müslümanlar ve Yahudiler arasında bir karşıtlık kuruluyor, Yahudiler 'vahşet' ile ilişkilendirilerek düşmanlaştırılıyor.


1. Nefret söylemi odaklı sistematik medya izleme çalışması kapsamında, tüm ulusal gazeteler ve sayısı 500’ü bulan yerel gazete önceden belirlenen anahtar kelimeler üzerinden (ör. hain, dönme, mülteci, Hıristiyan, Yahudi, bölücü vs.) medya takip merkezi aracılığıyla taranıyor. Bu anahtar kelimeleri içeren haber ve köşe yazıları günlük olarak okunuyor (gazetelerin hafta sonu baskıları hariç) ve nefret söylemi içeren yazılar tespit ediliyor. Esas olarak ulusal, etnik ve dini kimlik temelli nefret söylemine odaklanılırken cinsiyetçi ve homofobik/transfobik söylemler de tarama kapsamına alınıyor.