Yazılı basında 16-22 Ekim 2017 haftasında nefret söylemi üreten üç haber seçildi. LGBTİ'ler, Yahudiler, Almanlar ve Ermenilere yönelik nefret söylemi içeren bu örnekleri ve haklarında yazılmış analizleri aşağıda bulabilirsiniz.¹

1. Sefer Âşır Eraslan, "ALMAN'IN KATİLLİĞİ" başlıklı köşe yazısında, yazının başlığında ve içeriğinde "idraksiz Alman", "katil Alman" ve "Bu zamana kadar 'Alman malı sağlam malı' diyerek sağlam mal imal ettiği söylenerek bol kazanç sağlayan Alman'ın ne kötü bir sahtekar olduğu, egzoz ölçümünde hile yaptıkları meydana çıkmış (...)" gibi ifadelerle, Alman kimliğine yönelik önyargıları körüklüyor ve okuyucuyu Almanlara karşı kışkırtıyor. Aynı zamanda, "Alman kasabına kızmaya hakkımız yok. Orada yaşayan mayası bozuk babası Ermeni olan vekil sıfatlı ancak domuz görünümlü o şahıslara kızmak gerekir" sözleriyle, Ermeni kimliğini bir hakaret ve aşağılama ifadesi olarak simgeleştiriyor.

2. Yeni Konya gazetesinin, "Yahudi'den gözaltı zulmü" başlıklı ahberinde, Batı Şeria’da İsrail güçlerinin 13 Filistinliyi gözaltına aldığı iddiası olayın sorumluluğu tüm Yahudilere mal edilerek başlığa taşınıyor. Gazete böylece, Yahudilere yönelik mevcut önyargıları ve nefreti körüklüyor.

3. Erkan Tan, "Sapkınlığa tapanlar" başlıklı köşe yazısında, "Dünyayı yöneten 'Şeytani Akıl', yeni bir iğrençlikle yine karşımızda... İnsanlığın içine düşebileceği en iğrenç durum... Allah'ın lanetlediği işleri yapan insanlar... İşte Şeytani Akıl, bu lanetlenmiş insan tipinden oluşan, yeni bir dünya düzeni kurmak istiyor... Elif Şafak, biseksüel olduğunu açıklamış... Üstelik de bunu yaparken, Türkiye'de bunu çeşitli sebeplerle söyleyemediğini özellikle belirtmiş. Yani, Türkiye'yi karalamak için bu kepaze sapıklığını da kullanmaya çalışmış" sözleriyle, LGBTİ’lere cinsel yönelimleri ve cinsiyet kimliklerinden dolayı defalarca hakaret ediyor. Yazar, LGBTİ’leri hedef gösteriyor ve topluma yönelik bir ‘tehdit’ olarak kodlayarak onlara yönelik mevcut ayrımcılığı körüklüyor.

^{1. Nefret söylemi odaklı sistematik medya izleme çalışması kapsamında, tüm ulusal gazeteler ve sayısı 500’ü bulan yerel gazete önceden belirlenen anahtar kelimeler üzerinden (ör. hain, dönme, mülteci, Hıristiyan, Yahudi, bölücü vs.) medya takip merkezi aracılığıyla taranıyor. Bu anahtar kelimeleri içeren haber ve köşe yazıları günlük olarak okunuyor (gazetelerin hafta sonu baskıları hariç) ve nefret söylemi içeren yazılar tespit ediliyor. Esas olarak ulusal, etnik ve dini kimlik temelli nefret söylemine odaklanılırken cinsiyetçi ve homofobik/transfobik söylemler de tarama kapsamına alınıyor.}