Yazılı basında 18-24 Eylül 2017 haftasında nefret söylemi üreten dört haber seçildi. Yahudiler, Budistler, Ermeniler ve Suriyelilere yönelik nefret söylemi içeren bu örnekleri ve haklarında yazılmış analizleri aşağıda bulabilirsiniz.1


1.

Ankara Haber Vaktim, 23 Eylül 2017

Muhammed Gömük, “Yahudi Barzani Ateşi Avuçladı - 2” başlıklı köşe yazısında, “Ve gelelim günümüze. Yahudi Barzani ateşi avuçluyor, savaş çanları çalıyor. Amerikan köpeği Mesut Yahudisinin 25 Eylül günün tepesine bombalar yağar mı?” sözlerinde ve başlıkta Yahudi kimliğine olumsuz bir bağlamda vurgu yapıyor. Gömük böylece, Yahudileri bir tehdit olarak konumlandırıyor ve onlara yönelik düşmanlığı körüklüyor.


2.

Yeni Akit, 22 Eylül 2017

Yeni Akit gazetesinin, "ZALİM BUDİSTLER YAKIP YIKIYOR" başlıklı haberinde, haberin başlığında ve içeriğinde "Myanmar ordusunun saldırılarından kaçarak Bangladeş'e sığınmak için tekne bekleyen Müslümanların köyleri Budistlerce yakılıp-yıkılıyor" ve "Arakanlı Müslümanlar, Budist zulmünden yalınayak kaçıyor" gibi ifadelerle, söz konusu saldırıların ve şiddet olaylarının sorumluluğu tüm Budist kimliğine mal ediliyor. Böylece, tüm Budistler şiddetle ilişkilendirilerek düşmanlaştırılıyor.


3.

Milat, 20 Eylül 2017

Hikmet Hocaoğlu, "Bu ülkede konuşul(a)mayanlar" başlıklı köşe yazısında, "Ülkede 1970'lere kadar tarihi; Osmanlı ve müslüman düşmanı Yahudi Emin Oktay yazdı", "Bu ülkede 1978'e kadar Türk Dil Kurumunun başında Agop Aratyan diye bir Ermeni vardı", "Bu ülkede 1970'lere Tapu ve Nüfus müdürleri de hep Yahudi idi" ve "O hani; 'Atatürk olmasaydı adınız YORGO olurdu' sözünün muhtabı biz değiliz, içimizde kendi adıyla yaşayamayan kripto ermeni ve yahudilerin Atatürke sitemidir bu söz" ifadeleriyle, Ermenileri ve Yahudileri 'gizli bir tehdit' olarak işaretleyerek hedef gösteriyor.


4.

Şok, 18 Eylül 2017

Şok gazetesinin, "Suriyelilerin bıçaklı saldırısına uğradı" başlığıyla hazırladığı haberde, zanlıların ulusal kimliğine yapılan vurgu ile münferit bir olay üzerinden tüm Suriyeliler zan altında bırakılıyor. Böylece, Suriyeliler şiddetle ilişkilendirilerek toplumda onlara yönelik mevcut önyargı ve ayrımcılık körükleniyor.


1. Nefret söylemi odaklı sistematik medya izleme çalışması kapsamında, tüm ulusal gazeteler ve sayısı 500’ü bulan yerel gazete önceden belirlenen anahtar kelimeler üzerinden (ör. hain, dönme, mülteci, Hıristiyan, Yahudi, bölücü vs.) medya takip merkezi aracılığıyla taranıyor. Bu anahtar kelimeleri içeren haber ve köşe yazıları günlük olarak okunuyor (gazetelerin hafta sonu baskıları hariç) ve nefret söylemi içeren yazılar tespit ediliyor. Esas olarak ulusal, etnik ve dini kimlik temelli nefret söylemine odaklanılırken cinsiyetçi ve homofobik/transfobik söylemler de tarama kapsamına alınıyor.