Yazılı basında 1-5 Ocak 2020 tarihleri arasından, gündemle ilişkili şekilde nefret söylemi içeren haber ve köşe yazıları seçildi ve eleştirel söylem analizi yöntemiyle incelendi. .¹

1. Yeni Konya Gazetesi, İsrail Güvenlik Güçleri’nin El Halil’deki Filistinli halkın zeytin ağacı fidanı dikme çabasına engel olmasını haberleştirirken kullandıkları ‘’Yahudi Engelledi’’ başlığıyla eylemi engelleyen güvenlik personelinin Yahudi kimliğini ön plana çıkararak zulmeden kesimi tanımlamak için bu dini mensubiyeti kullanıyor. Böylece Yahudi kimliğine karşı kin ve düşmanlık pekiştiriliyor.

2. Tülay Bekar, ‘’Egemen Kalın’’ başlıklı yazısında kullandığı ‘’Fransız’lar 5 Kasım 1919’da azınlık Rum ve Ermenilerin vahşeti ile girdikleri Antep’te bir yıl dayanabildiler’’ ifadeleriyle, Fransızları, Rumları ve Ermenileri işgal ve vahşetle ilişkilendiriyor. Bu kimliklere yönelik düşmanlık algısı körükleniyor.

3. Çorlu Devrim Gazetesi’nin “Yunan Zulmü göçmen kamerasında” başlıklı haberinde Yunanistan’a girmeyi denerken Yunanistan Güvenlik Güçlerince yakalanıp Türkiye’ye geri gönderilen göçmenlerin yaşadıkları ve maruz kaldıkları muamele ‘’Yunan Zulmü’’ ifadeleriyle başlığa taşınarak, Yunan kimliği şiddet ve zulümle ilişkilendiriliyor, kimliğe yönelik kin ve düşmanlık pekiştiriliyor.

4. Bizim Anadolu Gazetesi’nde yayınlanan ‘’Ben Türkleri de seviyorum’’ başlıklı yazısında Sema Tuncel, ‘’Yıllardır Suriyelilerle yaşar olduk. Etrafımız dilenciler, hırsızlar, sapıklarla doldu. Ne kadar örtbas edilmeye çalışılsa da halk yaşıyor bunları ve biliyor…’’ ifadeleriyle, ‘’Suriyeli'' kimliğini ‘’dilencilik’’, ‘’hırsızlık’’ ve ‘’sapıklık’’ ile özdeşleştiriyor, Suriyelilere yönelik olumsuz algıyı ve ayrımcı söylemleri pekiştiriyor.

^{1. Nefret söylemi odaklı sistematik medya izleme çalışması kapsamında, tüm ulusal gazeteler ve sayısı 500’ü bulan yerel gazete önceden belirlenen anahtar kelimeler üzerinden (ör. hain, dönme, mülteci, Hıristiyan, Yahudi, bölücü vs.) medya takip merkezi aracılığıyla taranıyor. Bu anahtar kelimeleri içeren haber ve köşe yazıları günlük olarak okunuyor (gazetelerin hafta sonu baskıları hariç) ve nefret söylemi içeren yazılar tespit ediliyor. Esas olarak ulusal, etnik ve dini kimlik temelli nefret söylemine odaklanılırken cinsiyetçi ve homofobik/transfobik söylemler de tarama kapsamına alınıyor.}