Yazılı basında 2-8 Aralık 2019 haftasında nefret söylemi üreten üç haber seçildi. Suriyeliler, Rumlar ve Yunanlara yönelik nefret söylemi içeren bu örnekleri ve haklarında yazılmış analizleri aşağıda bulabilirsiniz.1


1.

Star, 8 Aralık 2019

Star gazetesinin, “Akdeniz’de Yunan gasbı bozuldu” başlıklı haberinde, Türkiye’nin Libya’yla yaptığı yetki alanı mutabakatını konu ediyor. Haber mutabakatın, Yunanistan ve Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’nin Doğu Akdeniz’de “217 bin m2’lik alanı gasp etme oyununu” açık ettiğini yazarken, haber başlıklarında kullandığı “Akdeniz’de Yunan gasbı bozuldu” ve “Libya hamlesi Rum-Yunan gasbını açık etti” ifadeleriyle Rumlara ve Yunanlara yönelik düşmanlık algısını pekiştiriyor.


2. 

Günboyu, 7 Aralık 2019

Durmuş Ali Özyiğit’in “İşgalci Suriyeliler!...” başlıklı köşe yazısında geçen, “Asayiş olaylarının tüm nedeni elbette suriyeliler değil. Ama ciddi anlamda asayiş olaylarında Suriyeli parmağı vardır. Milletimizin zaten bu konuda sinirleri gerginken örneğin küçük bir kızı Suriyeli taciz etmiş haberi bir duyulsun o mahalle ayağa kalkıyor. Bunun da halkı kin ve düşmanlığa teşvik etme ile ilgisi yok. Anlık refleks”, “Bir esnaf dükkanına girdiğimde diyor ki, kardeşim bu suriyeliler yüzünden kira fiyatları uçtu”, “Ya sade halk veya konu komşu eş dost ne diyor? Yazımın başlığını diyorlar: İşgalci suriyeliler!. . ‘Bu ülkenin sahibi biz miyiz yoksa suriyeliler mi’ ifadelerini kullanıyorlar. Nedenini de ‘Biz günde 8-9 saat çalışıyoruz asgari ücret veya biraz üstü maaş alıyoruz, suriyeliler ise devletten aldıkları paralar ile asgari ücret alıyorlar, onlar mı Türk vatandaşı yoksa biz mi Suriyeliyiz’ şeklindeki ifade ediyorlar. Milletimiz elbette ırkçı veya halkı kin düşmanlığa sevk etmiyor. Çünkü en sert Suriyeli karşıtı vatandaşımız bile, 'Yaşlıları, kadınları, çocuklarına lafımız yok ama gençler gitsin ülkelerini korusunlar savaşsınlar’ diyor” ifadeleriyle, Suriyeli mültecilere yönelik çeşitli yargıları ve yanlış bilgilendirmeleri kaynaksız aktararak yeniden üretiyor. Özyiğit çeşitli olumsuz genellemelerle Suriyeli mültecilere yönelik olumsuz yargıları pekiştiriyor; Suriyeli mültecileri Türkiye toplumuna yönelik ‘sosyal’ bir tehlike olarak hedef gösteriyor.


1. Nefret söylemi odaklı sistematik medya izleme çalışması kapsamında, tüm ulusal gazeteler ve sayısı 500’ü bulan yerel gazete önceden belirlenen anahtar kelimeler üzerinden (ör. hain, dönme, mülteci, Hıristiyan, Yahudi, bölücü vs.) medya takip merkezi aracılığıyla taranıyor. Bu anahtar kelimeleri içeren haber ve köşe yazıları günlük olarak okunuyor (gazetelerin hafta sonu baskıları hariç) ve nefret söylemi içeren yazılar tespit ediliyor. Esas olarak ulusal, etnik ve dini kimlik temelli nefret söylemine odaklanılırken cinsiyetçi ve homofobik/transfobik söylemler de tarama kapsamına alınıyor.