Yazılı basında 29 Temmuz- 4 Ağustos 2019 haftasında nefret söylemi üreten üç haber seçildi. Yunanlar, Rumlar ve Ermenilere yönelik nefret söylemi içeren bu örnekleri ve haklarında yazılmış analizleri aşağıda bulabilirsiniz.¹

1. Diriliş Postası gazetesinin “Yunanlar ve Rumlar gözünü THY’ye dikti” başlıklı haberinde, Doğu Akdeniz’de sondaj çalışmalarını konu ediyor. “Yunanlar ve Rumlar gözünü THY’ye dikti” başlığı ve haberde yer alan “Ankara’yı ne yaparsa yapsın Doğu Akdeniz’de hakkını aramaktan vazgeçiremeyen Yunanlar ve Rumlar” ifadeleriyle Yunanları ve Rumları düşman olarak konumlandırıyor.

2. Yusuf Karaca “Artık yeni bir sorunumuz var: Suriyeliler!” başlıklı yazısında, Suriyeli mültecilerin Türkiye’deki varlığını konu ediyor. Türkiye’deki Suriyelilerin ‘Ermeni olabileceği’ ihtimalinden hareketle, Suriyeli mültecileri bir tehdit olarak gördüğünü yazıyor. Karaca, “Suriyelilerde müthiş bir nefret var, kin var. Bu normal değil. 100 yıllık bir kin var. "Kafa kesmekten" dahi söz edenleri var. Bunlar, 1915 Ermenileri olabilir, dediğim yabana atılmasın lütfen! Normal şartlarda, bir Hristiyan'ın malına çöküldüğünde Batı ayağa kalkar. Suriye'nin Kuzeyi'nde Hristiyanların mallarına, mülklerine el konuluyor, Batı'da çıt yok. 1915'te Ermenileri Suriye'ye yerleştirdiğimiz için bize bugün, "soykırım yaptınız" diyen Batı, YPG/PKK'nın Suriye'deki Ermenilerin topraklarına el koyuyor ama hiç sesleri çıkmıyor. Bu topraklar Yahudilere satılıyor ama görmezden geliniyor. Ne demek istediğim anlaşıldı mı?” ifadeleriyle, Suriyeli mültecileri ‘nefret’ ve ‘kin’ sahibi oldukları fikriyle ‘tehlike’ olarak işaretlerken, Suriye’de Yahudilere toprak satıldığı iddiasıyla Yahudileri ve Ermenileri kurduğu teori aracılığıyla hedef gösteriyor. Yazar yazının bütününde Ermeni olmanın kendisini bir ‘tehdit’ olarak kodlarken, Suriyelileri ‘tehlike kaynağı’ olarak işaretliyor ve her iki kimliğe karşı düşmanlığı pekiştiriyor.

3. Bursa A gazetesinin “Sana ne oluyor ey Ermeni!..” başlıklı haberinde, bir gazetede yayınlanan Akdeniz’de doğalgaz sondajıyla ilgili bir haberi konu ediyor. “Sana ne oluyor ey Ermeni!..”başlığıyla verilen haber, Ermeni kimliğine dair olumsuz yargıları pekiştirirken kimliğe yönelik düşmanlık algısını güçlendiriyor.

^{1. Nefret söylemi odaklı sistematik medya izleme çalışması kapsamında, tüm ulusal gazeteler ve sayısı 500’ü bulan yerel gazete önceden belirlenen anahtar kelimeler üzerinden (ör. hain, dönme, mülteci, Hıristiyan, Yahudi, bölücü vs.) medya takip merkezi aracılığıyla taranıyor. Bu anahtar kelimeleri içeren haber ve köşe yazıları günlük olarak okunuyor (gazetelerin hafta sonu baskıları hariç) ve nefret söylemi içeren yazılar tespit ediliyor. Esas olarak ulusal, etnik ve dini kimlik temelli nefret söylemine odaklanılırken cinsiyetçi ve homofobik/transfobik söylemler de tarama kapsamına alınıyor.}