Yazılı basında 17-23 Haziran 2019 haftasında nefret söylemi üreten üç haber seçildi. Yunanlar, Rumlar ve Suriyelilere yönelik nefret söylemi içeren bu örnekleri ve haklarında yazılmış analizleri aşağıda bulabilirsiniz.¹

1. Sözcü gazetesinin “Maraş hamlesi Rumları Kızdırdı” başlıklı haberi, Maraş’ta envanter çalışması yapılmasına karşılık Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’nin tepki gösterdiği iddiasını konu alıyor. Güney Kıbrıs Rum Yönetimi ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti arasında geçen diplomatik olaylar Rum kimliğine atıfla başlığa taşınıyor ve böylece Rumlara yönelik düşmanlık algısını güçlendiriliyor.

2. Serkan Koçtürk “Serkan Koçtürk’ün Gözüyle: Kim Neye Göre Politika Yapıyor” başlıklı köşe yazısında “İçeride politika zaten Suriyeliler üzerinden yürüyor. Adamlar kavga ediyor, kafa kesiyor,darp ediyor, ücretsiz bakılıyor, paşalar gibi yerler açıyorlar ama zahmet çeken benim vatandaşım” ve “Adamların yüzde doksanı ülkesinden kaçan ve Türkiye’de eşkiyalık yapan tipler” iddialarına yer veriyor. Yazar bu ifadelerle, Suriyeli mültecileri sosyal ve ekonomik bir ‘tehdit’ olarak konumlandırarak Suriyeli kimliğine yönelik olumsuz yargıları pekiştiriyor ve Suriyelileri hedef gösteriyor.

3. Diriliş Postası gazetesinin “Yunan’dan çirkin temenni!” başlıklı haberinde, Muhammed Mursi’nin vefatı üzerine Yunanistan sosyal medyasında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan için “onun sonu da aynı olsun” yorumunun yapıldığı iddiasına yer veriliyor. Haber, bu olayı “Yunan’dan çirkin temenni!” başlığıyla vererek tüm Yunan kimliğini olay ile ilişkilendiriyor; Yunanlara yönelik düşmanlığı körüklüyor.

^{1. Nefret söylemi odaklı sistematik medya izleme çalışması kapsamında, tüm ulusal gazeteler ve sayısı 500’ü bulan yerel gazete önceden belirlenen anahtar kelimeler üzerinden (ör. hain, dönme, mülteci, Hıristiyan, Yahudi, bölücü vs.) medya takip merkezi aracılığıyla taranıyor. Bu anahtar kelimeleri içeren haber ve köşe yazıları günlük olarak okunuyor (gazetelerin hafta sonu baskıları hariç) ve nefret söylemi içeren yazılar tespit ediliyor. Esas olarak ulusal, etnik ve dini kimlik temelli nefret söylemine odaklanılırken cinsiyetçi ve homofobik/transfobik söylemler de tarama kapsamına alınıyor.}