Karin Karakaşlı’nın moderatörlüğünde gerçekleşen ASULİS Dil, Diyalog, Demokrasi Laboratuvarı’nın “Edebiyat ve Ayrımcılık” söyleşisi, Ayfer Tunç ve Kemal Varol’un katılımı ile 30 Haziran 2016 tarihinde Hrant Dink Vakfı, Havak Salonu’nda gerçekleşti.
Karin Karakaşlı’nın açılışı ile başlayan söyleşide Ayfer Tunç ve Kemal Varol sırasıyla edebiyat hakkındaki deneyimlerini paylaştı.
Ayfer Tunç’a göre edebiyatta karşılığı olmayan, içi boşaltılmış kavramların yerinin nasıl doldurulacağı, nasıl bir dil üretileceği sorusu çok önemli bir yer kaplıyor. Tunç’un öne sürdüğü bir diğer önemli soru ise bulmaya çalıştığımız bu dilin insanlara nasıl dokunacağı üzerine.
Kemal Varol ise edebiyatın peşini bırakmayan politik sorunların ele alınmasının bir vicdan meselesi olduğunu söyledi. Varol’a göre, romancı ayrımcılığa uğrayan grupların seslerini okuru etkilemek için değil, okuru ikna edebilmek için duyurmalıdır. İnsanların zihninde, bu ülkede yaşanmış haksızlıklarla ilgili küçücük de olsa soru işaretleri bırakmanın önemine değinen Varol, bunu edebiyat vasıtası ile okura sorular sordurarak, okuru şaşırtarak ama romanı bir propoganda metnine dönüştürmeden yapmak gerektiğini söyledi.
Tunç’a göre ise yazar, edebiyat ile zihinlerdeki bariyerleri yıkıp, günün şartlarının ötesine geçebilmelidir. Tunç ile bu noktada ortaklaşan Varol’a göre güncel politikalardan sıyrılıp bir bakışı, bir duyguyu yazabildiğimizde önyargılarımızı kırabilir ve insanlara bir takım duygular aktarabiliriz.
Son olarak edebiyatın temel sorunlarından birinin ayrımcılık olduğunu vurgulayan Tunç, bugün pek çok yazarın kendi ideolojik zaaflarıyla yüzleşmesi gerektiğini söyledi. Yazarın okura karşı sorumluluğunun kendinde gerileşen tarafı görmek, insani olmayan unsurları ortaya çıkarmak olduğundan bahsetti.
