İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı ve HAYCAR Mimarlar ve Mühendisler Dayanışma Derneği işbirliğiyle hayata geçirilen ‘Batılılaşan İstanbul’un Ermeni Mimarları’ sergisi, 2011 yılında Türkiye ve yurtdışında yeniden açıldı.
“Gelin, vicdanımızla bakalım” sözünden hareketle eli kamera tutan herkesi, vicdana dair en fazla beş dakikalık bir film çekmeye davet eden kısa film projesinin ilk dönemi 2010 yılı içinde sonuçlandı.
Her ay düzenlediğimiz söyleşiler dizisinin konuğu bu kez Nouritza Matossian’dı. Matossian, dünyaca ünlü sanatçı Arshile Gorky’nin Ermeni köklerini nasıl keşfettiğini ve sanatçının sıra dışı yaşam öyküsünü anlattı.
Belgesel fotoğrafçısı Sara Anjargolian, Ermenistan’da yaşadığı 2,5 yılı, oradaki yoksulluğu ve Güney Afrika’daki AIDS hastalarını anlatan fotoğrafları üzerine yapılan söyleşi 16 Nisan tarihinde Cezayir Restoran’da gerçekleşti.
Osmanlı kadın tarihi içinde Ermeni kadınların rolü neydi? Öncü Ermeni kadın yazar ve düşünürler neden bu kadar az ve eksik biliniyor? Ermeni toplumu içinde feminizmin izini sürmek neleri beraberinde getiriyor?
Hrant Dink Vakfı tarafından ayda bir düzenlenecek olan söyleşiler dizisinin ilki yapımcı ve yönetmen Serge Avedikian’ın katılımıyla 26 Şubat 2011 tarihinden gerçekleşti. Avedikian’ın ödüllü animasyon filmi ‘Chienne d’Histoire’ gösterildi.
İstanbul Modern Sanat Müzesi, İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı ve HAYCAR Mimarlar ve Mühendisler Dayanışma Derneği’nin işbirliğiyle “Batılılaşan İstanbul’un Ermeni Mimarları” adlı bir sergi düzenlendi.
Herkesi vicdanını rahatsız eden herhangi bir konuda en fazla 5 dakikalık bir film çekmeye davet eden bu kısa film projesi kapsamında Türkiye içi ve dışından toplam 107 adet vicdan konulu kısa film gönderildi.
İstanbullu müzisyen ve müzikolog Aram Kerovpyan, otuz yıldır Paris’te sürdürdüğü Ermeni halk müziği ve kilise müziğine ilişkin araştırma, icra ve eğitim faaliyetlerini, yedi oturumluk bir atölye çalışmasıyla İstanbul'a taşıdı.