Osmanlı İmparatorluğu'nun 19. Yüzyıl boyunca siyasi, iktisadi ve kültürel olarak batı merkezli kapitalist dünyaya eklemlenmesinin derin etkileri olmuştur. Ticaretten sanayiye, kurumlardan tüketim biçimlerine, kentleşmeden sanata her alanda yaşanan bu değişimle toplumsal yapı hızla dönüşürken, gayrimüslim nüfus içinde de bir seçkinler zümresi gelişmeye başlamıştır.

Kitabı detaylıca incelemek için tıklayınız.

Osmanlı İmparatorluğu'nun 19. Yüzyıl boyunca siyasi, iktisadi ve kültürel olarak batı merkezli kapitalist dünyaya eklemlenmesinin derin etkileri olmuştur. Ticaretten sanayiye, kurumlardan tüketim biçimlerine, kentleşmeden sanata her alanda yaşanan bu değişimle toplumsal yapı hızla dönüşürken, gayrimüslim nüfus içinde de bir seçkinler zümresi gelişmeye başlamıştır.

Osmanlı modernelşme ve batılaşma sürecinin taşıyıcısı haline gelen gayrimüslimlerin, I. Dünya Savaşı'yla güçlenen milliyetçilik rüzgarı içinde sürgünü ve imhası, sanay ve tarımdan tasfiyesi, mali sermayenin el değiştirmesi ve beşeri sermayenin yok olması, Anadolu için de büyük bir yıkım olmuştur. Mimari başyapıt niteliğindeki binlerce yapı imha edilerek, üretim kollarının hemen hepsi akamete uğradı ve tarımdaki kadim bilgi birikimi yok oldu.

Kasım 2015'te İstanbul'da yapılan bir konferansta sunulan bu bilgiler, uluslaşma sürecinde, imha ve Türkleştirme politikalarıyla gayirmüslimlerin iltisadi ve toplumsal varlığının nasıl tasfiye edildiğini ortaya koyuyor.

Kitabı Hrant Dink Vakfı'ndan veya 8 Aralık'tan itibaren kitapçılardan alabilirsiniz.

HDV Yayınları'nın Konferans Kitapları dizisinişi incelemek için tıklayınız.