Hrant Dink Vakfı, kültür-sanat alanını çoğul, kapsayıcı ve paylaşımcı bir platform olarak düşlüyor. Vakıf için esas olan, Türkiye’nin farklı kültürlerinin birer nostalji unsuru olarak hatırlanmaktan öte, bugün de yaşayan ve kuşaklardan kuşaklara devrolan kıymetli birikimler olarak görülmesi. Her farklılığın toplumsal belleğe olan katkısı adı konarak hatırlandığında, birlikte üreterek ve paylaşarak, ortak yaşam alanlarını kurmak da mümkün hale geliyor.

Vakıf, kültür-sanat alanında, yaşadığımız coğrafyanın kültürel çeşitliliğinin farkında olmanın verdiği sorumlulukla çoğulculuğu ve bir arada yaşamı teşvik eden çalışmalar yapıyor. Kültürlerarası diyaloğun gelişmesi için fırsatlar yaratan Vakıf, kültür ve sanat yoluyla empatiyi, karşılıklı anlayışı ve diyaloğu geliştirmeyi hedefliyor.

Hrant Dink Vakfı olarak, ifade özgürlüğü açısından tüm araçların iflas ettiği noktada bile sanatın söyleyecek bir sözü olduğuna inanıyor ve bu barışçı sözün aracısı olmaktan gurur duyuyoruz. Sanatın kapalı sınırlarının da, dar zihniyet kalıplarını da açacak yegâne anahtar olduğunu biliyoruz.