KarDes mobil uygulamasına yeni eklenen Bağlarbaşı Hafıza Turu’ndan bazı içerikleri sizin için derledik. Daha fazlasını keşfetmek için KarDes mobil uygulamasını ücretsiz indirebilirsiniz: onelink.to/KarDes

Bağlarbaşı semtinin adı, 17. yüzyılda Surp Garabet Kilisesi’nin karşısından Ermeni ve Rum mezarlıklarına uzanan alandaki manastırı çevreleyen bağlardan gelir. Zabel Yesayan’ın kitaplarında bahsettiği gibi bağ ve bahçeleriyle bilinen ve eğitim kurumlarıyla ünlenen bölgede Ermeni, Rum ve Müslüman mahalleleri yer alırdı. 16. yüzyılda, Van, Muş ve Kayseri’den getirilen Ermeni ustalar, Üsküdar’daki Mihrimah Sultan Cami ve Çinili Külliyesi gibi yapıların inşasında çalışırken burada kendi mahallelerini kurdu. Zaman içinde Anadolu yakasının en büyük Ermeni kiliselerinden olan Surp Haç Kilisesi ve Surp Garabed Kilisesi ve Berberyan Okulu, Semerciyan Cemaran Okulu gibi pek çok köklü okul burada kuruldu.

Zaman içinde Bağlarbaşı dönüşüme uğrasa da, Bağlarbaşı turu ile gezerken semtte yaşamış insanların ve hâlâ yerinde olan birçok yapının hikâyesini keşfedebilirsiniz.

 

Berberyan Okulu

Uzun yıllar Üsküdar’da faaliyet gösteren Berberyan Okulu, 19. yüzyılda en yetenekli çocukların gittiği, çokdilli müfredatı ve faaliyetleriyle dönemin en iyi okullarından biriydi. Reteos Berberyan tarafından açılan okul, öğrencilerin uzmanlaşmak istedikleri alana göre bilimsel, edebi, ticari ve pedagojik branşlarda eğitim veriyordu. Okuldan yolu geçenler arasında şair ve doktor Rupen Sevag, yazar Şahan Şahnur, eğitimci Hovhannes Hintliyan, gazeteci yazar Yervant Odyan, şair Mateos Zarifyan, heykeltraş Hagop Arabyan, müzisyen ve ressam Dikran Çırakyan ve daha pek çok isim vardır.

Reteos Berberyan’ın 1907 yılında hayatını kaybetmesini ardından oğulları Onnik ve Şahan Berberyan’ın devraldığı okulda, I. Dünya Savaşı’nın başlamasıyla eğitime ara verildi. Savaş sonrası okul tekrar açılsa da eski başarısını yeniden sağlayamayınca 1924’te Kahire’ye taşındı. On yıl sonra mali sorunlar sebebiyle kapandı. Hem verdiği nitelikli eğitim, hem de mezunlarının başarılarıyla döneme damga vuran Berberyan Okulu, günümüze ulaşamadı. Dönemin haritalarına göre, bir zamanlar okulun bulunduğu alan Üsküdar Amerikan Lisesi’nin kuzeyine denk düşer.

 

 

Surp Haç Ermeni Kilisesi ve Okulu

Anadolu yakasının en büyük Ermeni kilisesi olan Surp Haç Ermeni Kilisesi, Üsküdar’da Ekmekçibaşı Sokak’ta bulunur. Rivayete göre, eskiden Selamsız’da yaşayan Ermeniler ibadet etmek için Yenimahalle’deki Surp Garabed Kilisesi’ne giderdi. Kiliseye varmak için iki mahalleyi birbirinden ayıran selvi ormanından geçmeleri gerekirdi. O dönemde yeniçerilerin burada gizlenip soygun yapmalarından dolayı özellikle sabah saatlerinde daha dolambaçlı yolları tercih ederlerdi. Yolun güvensiz olmasının yanı sıra, Selamsız’daki Ermeni nüfusunun artmasıyla yeni bir ibadethaneye ihtiyaç duyuldu ve 17. yüzyılın ikinci yarısında Surp Haç Şapeli açıldı. Sonraki yıllarda bu ibadethane kiliseye dönüştürüldü. Birçok defa onarımdan geçen Surp Haç Kilisesi, 1830 yılında saray mimarı Ohannes Serveryan tarafından yeniden inşa edilerek bugünkü haline kavuştu.

Surp Haç Okulu, 17. yüzyılda, kiliseye bağlı olarak dini eğitim vermek üzere açıldı. Sonraki yüzyılda müfredatında hem dini hem din dışı alanlarda derslerin bulunduğu bir yüksek okula, ardından genişletilerek bir ruhban okuluna dönüştürüldü. İlerleyen yıllarda okula kızlar bölümü de eklendi. Sibil ismiyle ün yapan şair ve eğitimci Zabel Asadur, doktor ve araştırmacı yazar Vahram Torkomyan ve Osmanlı’da ilk modern ipek böcekçiliği okulunu kuran Kevork Torkomyan bu okulda eğitim gördüler. Surp Haç Okulu 1932 yılında kapatıldı. Okul binası, 1953 yılından itibaren Surp Haç Tıbrevank Lisesi olarak kullanılmaya başlandı.

 

 

Vahram Torkomyan

Doktor ve tıp tarihçisi Vahram Torkomyan, Üsküdar’da Surp Haç Kilisesi’ne yakın olan aile evinde 1858 yılında doğdu. İlerleyen yıllarda aile, günümüzde hâlâ aynı ismi taşıyan Silahtarbahçe Sokağı’na taşındı. 1876 yılında Surp Haç Okulu’nu birincilikle bitirdi. İleriki senelerde tıp okuma hayalini kovalayarak Paris’e gitti, beş yılın ardından doktor olarak İstanbul’a döndü. Üsküdarlı Zabel Yesayan anılarında, Paris’ten yeni dönmüş Torkomyan adlı genç bir aile doktorları olduğundan bahseder. Bu doktor yüksek ihtimalle Vahram Torkomyan’dır. Genç yaşından itibaren Ermeni toplumunun sorunlarına kafa yordu ve toplumun önde gelen isimlerinden bir haline geldi. Anadolu’dan İstanbul’a gelen Ermenilere Ermenice öğretmek için çaba harcadı.

Torkomyan, 24 Nisan 1915 gecesi tutuklanan Ermeni aydınlardan biriydi. Daha sonra Çankırı’da Gomidas Vartabed ile birlikte serbest bırakılanların arasındaydı. İstanbul’a dönen Torkomyan, 1918 yılında Ermeni Kızıl Haçı’nı kurdu. 1923’te Paris’e taşınarak mesleğine ve Ermeni toplumuyla ilgili çalışmalarına burada devam etti. 1942 yılında 84 yaşında Paris’te vefat etti ve Paris’teki Bagneux Mezarlığı’na defnedildi.

 

KarDes nedir?

KarDes, geçmişin bilinmeyen çokkültürlü hikâyelerini toplayarak yürüyüş rotaları oluşturuyor ve Türkçe ve İngilizce seslendirmeleriyle kullanıma sunuyor. Kullanıcılar, 10 ila 15 arası duraklarıyla ortalama iki saat süren ve “hafıza turları” adı verilen bu rotaları, sözlü tarih videoları ve fotoğraflar eşliğinde yürüyerek semtlerin geçmişlerinde çokkatmanlı bir keşif yolculuğuna çıkabiliyor. Uygulamada yer alan Keşfet sayfasıyla, yaşadıkları bölgelerde hangi kültürel miras yapılarının olduğunu öğrenme fırsatı yakalıyor.

  

KarDes: Çokkültürlü Hafıza Turları mobil uygulamasını telefonlarınıza ve tabletlerinize ücretsiz indirmek için tıklayınız.