Murat Çelikkan, 1957’de Ankara’da doğdu. Orta Doğu Teknik Üniversitesi İşletme Bölümü’nde okudu. 1978’de sosyalist faaliyetleri nedeniyle, 1980’de ise darbenin ardından tüm muhalif kesimleri hedef alan operasyonlar kapsamında iki kez cezaevine girdi. İki davadan da beraat etti. 2011’de bir grup aktivistle beraber, çatışma dönemlerinde ve otoriter yönetimler altında yaşanan hak ihlallerinin açığa çıkarılmasını ve söz konusu geçmişle ‘geçiş dönemi adaleti’ perspektifiyle hesaplaşılmasına katkıda bulunmayı hedefleyen, hak ihlallerine uğramış grupların adalete erişiminin sağlanmasına yönelik hukuki çalışmalar yapan Hakikat Adalet Hafıza Merkezi’ni kurdu. Kanun Hükmünde Kararname ile kapatılan Özgür Gündem gazetesinin başlattığı kampanyaya destek vererek, 28 Mayıs 2016’da, bir günlüğüne nöbetçi genel yayın yönetmeni olduğu için 18 ay hapse mahkûm edildi. 14 Ağustos’ta teslim olduğu Kırklareli E Tipi Kapalı Cezaevi’nden, denetimli serbestlik hakkıyla, 21 Ekim 2017’de çıktı. 2018’de, merkezi Stockholm’de bulunan Civil Rights Defenders [Yurttaşlık Hakları Savunucuları] adlı kuruluşun insan hakları ödülüne layık görüldü.

Mwatana İnsan Hakları Örgütü, Yemen’de insan haklarını savunmak ve korumak amacıyla, 2013 yılında, Radya el-Mutavakel ve Abdulraşid el-Fakih tarafından kuruldu. Eylül 2014’te, Yemenli silahlı grup Husilerin başkent San’a’yı ele geçirip ülkenin en büyük ikinci şehri olan Aden’e doğru ilerlemeleriyle ve buna karşılık olarak Suudi Arabistan’ın liderliğindeki bir uluslararası koalisyonun Mart 2015’te Husi güçlerine yönelik hava saldırılarıyla fitili ateşlenen ve halen devam eden silahlı çatışmalarda yaşanan insan hakları ihlallerini belgelerle ortaya koydu. Birleşmiş Milletler’in “dünyadaki en kötü insani kriz” olarak tanımladığı iç savaşta, ABD ve Suudi Arabistan’ın öncülüğündeki güçler ile Husilerin saldırılarında binlerce sivilin, özellikle kadınlar ve çocukların öldürüldüğünü, birçoklarının yaralandığını; hastaneler, evler, parklar, pazar yerleri ve okulların tahrip olduğunu belgeleyip dünya kamuoyuna duyurdu. Yemen’in Eylül 1998’de onayladığı Ottawa Sözleşmesi çerçevesinde, Husi güçlerinin kara mayınları kullanmaya son vermesini, mayınların bulunduğu yerlerin belirlenmesini, depolardaki mayınların imha edilmesini, gömülü olanların temizlenmesini ve mayın kurbanlarına tazminat ödenmesini talep ediyor ve bu yönde çalışıyor. Görev başındayken kaybedilen ve keyfî olarak gözaltına alınan gazetecilerin durumuna dair araştırmalar ve belgeleme çalışmaları yürütüyor. Hazırladığı raporlar, Af Örgütü ve İnsan Hakları İzleme Örgütü tarafından referans alınıyor.

Albie Sachs 1935’te Güney Afrika’da doğdu. Cape Town Üniversitesi Hukuk Bölümü’nden mezun oldu ve 21 yaşında avukatlığa başladı. Ülkedeki ayrımcı Apartheid rejiminin ırkçı ve baskıcı güvenlik yasaları kapsamında suçlanan kişileri savunması nedeniyle, yargılanmadan, 168 gün hücre hapsinde tutuldu. 1966’da sürgüne gittiği İngiltere’de, Sussex Üniversitesi’nden, Apartheid’ın hukuk sistemine ilişkin teziyle doktora derecesi aldı ve dersler verdi. 1988’de, hukuk profesörü olarak görev yaptığı Mozambik’in başkenti Maputo’da, Güney Afrika güvenlik ajanları tarafından arabasına yerleştirilen bir bombanın patlamasıyla bir kolunu ve bir gözünü kaybetti. Kendini, demokratik bir Güney Afrika anayasası hazırlama çalışmalarına adadı ve 1990’da ülkesine döndü. Afrika Ulusal Kongresi’nde, Güney Afrika’da anayasal bir demokratik düzenin kurulması için yapılan müzakerelerde aktif rol aldı. 1994’te yapılan ilk demokratik seçimlerden sonra Anayasa Mahkemesi’nde 15 yıl görev yaparak, ülkenin adalet sistemine insan haklarının yerleştirilmesinde öncü rol oynadı. İnsan hakları ve adalet alanında yaptığı çalışmalar ve kitaplarıyla birçok ödüle layık görüldü.

Ayşe Kadıoğlu 1998’den bu yana Sabancı Üniversitesi’nde Siyaset Bilimi alanında öğretim üyesidir. Halen Columbia Üniversitesi’nde konuk öğretim üyesi olarak bulunmaktadır. Aynı zamanda Harvard Üniversitesi, Kennedy School of Government, Carr Center for Human Rights Policy ile bağlantılı olarak çalışmalarını sürdürmektedir. 2018 yılında Harvard Üniversitesi, Avrupa Çalışmaları Merkezi’nde konuk öğretim üyesi olarak bulunmuştur. Sabancı Üniversitesi’nde Rektör Vekili, Sanat ve Sosyal Bilimler Fakültesi Dekanı olarak görev yapmıştır.

Sakıp Sabancı Müzesi, Eğitim Reformu Girişimi ve İstanbul Politikalar Merkezi/Stiftung Mercator Initiative Yönetim Kurulları üyeliği yapmıştır. 2004’den bu yana Yale Üniversitesi Hukuk Fakültesi, Orta Doğu Hukuk Çalışmaları Semineri üyesidir. Free Speech Debate isimli 13 dilde yayın yapan online sitenin danışmanları arasındadır. Hrant Dink Vakfı Yönetim Kurulu üyeliği (2011-2015) yapmıştır. 2005 ve 2010 yıllarında Oxford Üniversitesi, St Antony’s College bünyesinde konuk öğretim üyesi olarak çalışmalarını sürdürmüştür. Zeit Stiftung, Bucerius Göç Çalışmaları Doktora Programı Danışma Kurulu üyeliği yapmıştır (2010-2013). Avrupa Konseyi Danışma Grubu üyeliği yapmış ve 2011’de yayınlanan Birlikte Yaşamak: 21. Yüzyılda Avrupa’da Çeşitlilik ve Özgürlüğü Birleştirmek başlıklı raporun yazarları arasında yer almıştır.


Ercan Kesal, 1984 yılında Ege Üniversitesi Tıp fakültesinden mezun oldu. 1984-1990 yılları arasında Ankara’nın kasaba ve köylerinde hekimlik yaptı. 1990 yılında geldiği İstanbul’da özel sağlık sektöründe yer alarak; poliklinik ve tıp merkezleri kurdu. 1997 yılında kurduğu Özel Okmeydanı Hastanesinin yönetim kurulu başkanlığını sürdürmektedir. Yüksek lisansını İstanbul Ticaret Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü Uygulamalı Psikoloji dalında tamamladı. Yeditepe Üniversitesi Sosyal Antropoloji Doktora Eğitimini sürdürüyor. Nuri Bilge Ceylan'ın ‘Uzak’ filmindeki oyunculukla başlayan sinema serüvenine, oyuncu ve senarist olarak devam ediyor ve oyunculuğuyla pek çok ulusal ve uluslararası festivalde ödüller aldı. İlk şiir ve yazıları, Tıp Fakültesi öğrencisi iken yayımlandı. Mecburi hizmet yıllarında “Son Reçete” dergisinde söyleşiler ve yazılar yazdı. Era Yayınları’nın kurucularından oldu. “Şizofrengi”de yazdı. Radikal ve Birgün Gazetelerinde her Pazar düzenli olarak güncel hikayeler ve denemeler yayımladı. 2013 yılından beri hikaye kitapları yayımlamaktadır.<

Özlem Dalkıran, aktivist ve serbest çevirmen olarak çalışıyor. Şu anda, Yurttaşlık Derneği’nde (Eski adıyla Helsinki Yurttaşlar Derneği üyesi) insan hakları savunucusu olarak çalışıyor. Çok sayıda insan hakları kuruluşunda uzun yıllar savunuculuk ve kampanya çalışmaları yürüttü. Uluslararası Af Örgütü'nün Türkiye biriminin kuruluşunda görev aldı ve kuruluşun basın sözcülüğünü yaptı. Açık Toplum Enstitüsü Türkiye Danışmanlık Kurulu üyeliği yapıyor. Güneydoğu'da kadın hakları ve Türkiye'de insan hakları üzerine çok sayıda araştırma yaptı. "Sinema ve İnsan Hakları" adlı bir çalışma yürüttü. Helsinki Yurttaşlar Derneği Mülteci Destek Programı koordinatörlüğü yaptı. Bianet haber portalında Bağımsız İletişim Ağı koordinatörü olarak çalıştı. 2010-2016 yılları arasında Hrant Dink Vakfı Ödül Komite üyesiydi.

Ronald Grigor Suny, Michigan Üniversitesi Tarih Bölümü’nde William H. Sewell Ordinaryüs Profesörü, Chicago Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Tarih Bölümü’nde fahri profesör ve St. Petersburg'da bulunan Ulusal Araştırma Üniversitesi İktisat Fakültesi'nde kıdemli araştırmacıdır. Bakü Komünü: Rus Devriminde Milliyet ve Sınıf; The Making of the Georgian Nation, Ararat’a Bakmak: Modern Tarihte Ermenistan; The Revenge of the Past: Nationalism, Revolution, and the Collapse of the Soviet Union; The Soviet Experiment: Russia, the USSR, and the Successor States ve Ancak Çölde Yaşayabilirler: Bir Soykırımın Tarihi başlıklı kitapların yazarı ve A Question of Genocide: Armenians and Turks at the End of the Ottoman Empire başlıklı kitabın eş yazarıdır. Çarlık Rusyası ve Osmanlı Ermenileri üzerine araştırmalar yapmaktadır.

Sarkis, 1938 yılında İstanbul’da doğdu. Mimar Sinan Üniversitesinde resim ve iç mimari eğitimi aldı. İlk sergisini 1960 yılında İstanbul Sanat Galerisi’nde açtı. 1964 yılında Paris’e taşındı, 1967 Paris Bienali’nde resim ödülü kazandı. 1980-1990 yılları arasında Strasbourg École des Arts Décoratifs yöneticiliğini yaptı. 1988-1995 arasında Institut des Hautes Études en Arts Plastiques’de bir seminer verdi. 1991 yılında Grand Prix National de Sculpture heykel ödülünü aldı. Sanat yaşamı boyunca disiplinler arası yerleştirmeler de dâhil olmak üzere birçok araçla çalıştı. Çalışmaları Louvre Müzesi, MAMCO, Gugenheim Müzesi, Musée d’Art Contemporaine, George Pompidou Müzesi gibi birçok sanat kurumu, galeri ve müzede sergilendi. Paris’te yaşamını sürdürüyor ve sanatıyla insanlara ilham olmaya devam ediyor.

Serj Tankian, 1967 yılında Lübnan’da doğdu. Müzisyen, şarkıcı, söz yazarı ve gitarist olarak kuruluşundan itibaren parçası olduğu rock grubu System of a Down’la çıkış yaptı ve büyük başarı sağladı. Grupla olan birlikteliğinin ardından solo albümler yaptı, sinema filmlerine ve tiyatrolara müzikler besteledi. 2001 yılında Serjical Strike Records isimli plak şirketini kurdu, birçok yetenekli müzisyenin albüm çıkarmasına yardımcı oldu. 2002 yılında, müzisyen arkadaşı Tom Morello’yla birlikte kar amacı gütmeyen bir kuruluş olan Axis of Justice’i kurarak, müzisyenlerin, müzik severlerin ve taban örgütlerinin toplumsal adalet mücadelesine destek sağladı. İnsan hakları, toplumsal adalet, soykırımın tanınması, çevrenin korunması ve güncel konular hakkındaki duruşu müzik tarzının oluşmasını etkiledi. İnsan hakları ve çeşitliliği yayma konusunda sanatın önemli bir rolü olduğuna inanıyor, düşüncelerini ve duygularını ifade ettiği eserleriyle insanları etkilemeye ve aydınlatmaya devam ediyor

Zainab Salbi tabanda örgütlenen, insani ve gelişim konularında faaliyet gösteren Women for Women International derneğini kurdu. Dernek savaşta hayatta kalan kadınların hayatlarını dönüştürmeleri için gerekli destek ve araçlara erişimlerini sağlamaya ve böylece kadınların kriz ve yoksulluktan ekonomik olarak kendine yeterli ve istikrarlı bir duruma geçmelerine yardımcı oluyor. Arap dünyasındaki kadınlara hitap eden ve ilham veren Nida’a Şov söyleşi programını başlattı (www.nidaashow.com). Programda Arap ünlülerin yanısıra farklı ülkelerden ve hayatın farklı kulvarlarından kadın ve erkeklerin hikayeleri paylaşılıyor. Kasım 2016’da AOL ve Huffington Post’un katkılarıyla The Zainab Salbi Projesini hayata geçirdi. Bu çalışmanın yeni serisinde dünyayı gezerek, çatışkı alanlarında mücadele eden, hayatta kalmaya çalışan ve bunda başarılı olan kişilerin kişisel hikayeleri üzerinden küresel problemlere ışık tutmaktadır. Birçok kitabın yazarıdır ve şu an The New York Times işbirliği ile Women in the World’un editörlüğünü yapmaktadır.

Rakel Dink 1959’da Silopi’de doğdu. Ailesi, Ermeni Varto Aşireti’ndendir. 1968 yılında, Anadolu’da dağınık yaşayan Ermenileri bulmak ve çocukları eğitmek amacıyla yola çıkan İstanbul’lu bir grup Ermeni tarafından, köyünden 12 çocukla beraber, eğitim amacıyla İstanbul’a getirildi. İstanbul’da ilk geldikleri yer, Tuzla’daki Ermeni Çocuk Kampı’ydı. Orada tanıştığı Hrant Dink’le evlendi. Eşiyle birlikte, daha sonra ellerinden alınacak olan Tuzla Ermeni Çocuk Kampı’nda idareci oldu. 19 Ocak 2007’de eşi Hrant Dink gazetesi Agos’un önünde öldürüldü. Benzer acıların yaşanmaması için kurulan, demokrasi ve insan hakları için çalışan Hrant Dink Vakfı’nın başkanlığını yapıyor.