Sierra Leone'nin kuzeybatı bölgesinde küçük bir kent olan Lunsar’da doğdu. Küçük yaşta kadın genital mutilasyonuna maruz kaldı. Hem fiziksel hem duygusal yaralarla karşılaştı. Bu kişisel deneyim, kadın genital mutilasyonunun yıkıcı etkilerini anlama konusunda derin bir etki bıraktı ve değişim için kararlı bir savunuculuk geliştirmesini sağladı.

Kadın genital mutilasyonuna açıkça karşı çıkan ilk topluluk üyesiydi. Uygulamanın kadınlar için aynı zamanda geçim kaynağı olduğu topluluğunda, 400 kadını bu işi bırakması için tek başına ikna etti. Bu kadınlara alternatif geçim kaynakları yarattı. Bondo topluluğunda geleneksel ritüel olan törenin kadın genital mutilasyonuyla özdeşleştirilmemesi gerektiğine dikkat çekti. Bu törenin aynı zamanda kadınlar için deneyim aktarımı ve güçlendirici bir eylem olduğunu savundu. Geleneği reddetmeden alternatif bir törenin yapılabileceğini vurguladı.

Sierra Leone’de politikacıların ya da çoğu sivil toplum kuruluşunun öncelikli konusu olmayan, kız çocuklarının ve kadınların hayatı için zararlı bir uygulama olarak görülmeyen kadın genital mutilasyonuna karşı mücadele için 2000 yılında ‘Amazon İnisiyatif Hareketi’ni kurdu. Kurumun en önemli hedefi Sierra Leone'de kadınların ve kız çocuklarının %90'ından fazlasını etkileyen bu uygulamanın tehlikeleri hakkında farkındalık yaratmak ve uygulamayı ortadan kaldırmak. Bu alanda saha çalışmaları yürüterek, kadın genital mutilasyonunun en yaygın olduğu kırsal bölgelere ve topluluklara ulaşmayı hedefliyor, yerel kadın grupları ve ağları kuruyor. Yerel ve uluslararası kuruluşlarla birlikte farkındalık eğitimleri yapıyor.

Mücadelesiyle topluluğundaki algıları önemli ölçüde değiştirdi ve kadınları bu zararlı geleneğe karşı durmaları için güçlendirdi. Kadın genital mutilasyonuna karşı mücadelede öncü isimlerden biri oldu, çalışmalarından ötürü birçok kez ödüle layık görüldü.

Kararlı duruşu, sadece Sierra Leone'de değil, Afrika genelinde ve hatta dünya çapında kadın genital mutilasyonuyla mücadeleye dair geniş çaplı bir farkındalık yarattı. 2019'da öncü olduğu ‘Kansız Geçiş Ritüeli’, genital mutilasyonunun sona erdirilmesi için çalışan “zararlı uygulamalara karşı forum” ve pek çok farklı kurum tarafından kabul edildi.


1990 yılında, kadına yönelik şiddetle mücadele amacıyla feministler tarafından kuruldu. 1987'de bir yargıcın şiddete uğrayan bir kadının boşanma talebini reddederken "kadının sırtından sopayı, karnından sıpayı eksik etmemek gerekir" yorumunu yapmasının ve boşanma talebini reddetmesinin ardından, kadınlar "Dayağa Karşı Kadın Dayanışması" adı altında etkili bir kampanya başlattı. Türkiye'deki erkek egemen zihniyeti sorgulamaya ve şiddet gören kadınlara destek sağlamaya yönelik kampanya sırasında kadınların hukuksal ve pratik desteğe ihtiyaç duydukları tespit edildi. Ocak 1989'da kadınlara telefonla destek sağlayan bir dayanışma ağı kuruldu.

Kurulduğu günden bu yana dayanışma merkezi ve bağımsız sığınak faaliyeti yürüterek, kadınlara yardım etmeyi değil, şiddete karşı kadın dayanışması oluşturmayı hedefliyor. Dayanışma Merkezi, 1990’dan bu yana ev içinde şiddet yaşamış kadınlara sosyal, psikolojik, hukuksal destek sağlıyor. Şiddete maruz kalan kadınlara ve çocuklarına sosyal, psikolojik ve hukuki destek sağlayarak bağımsız bir yaşam kurmalarına yardımcı oluyor. Bugüne kadar Dayanışma Merkezi faaliyetleriyle 45.000, Türkiye’deki tek bağımsız kadın sığınağını yürüterek de 1000'in üzerinde kadın ve çocuklarına destek sağladı.

Kadınlarla dayanışma ağı kurarak bilgi ve deneyimi paylaşmak, farkındalık yaratmak ve kadına yönelik şiddetle mücadelede feminist yöntemleri yaygınlaştırmak temel hedeflerinden biridir. Erkek şiddetine karşı mücadele için, aralarında belediye çalışanları, hakimler, savcılar, avukatlar, psikologlar, sosyal hizmet çalışanları ve gönüllülerin olduğu yüzlerce kişiye bilgilendirme toplantıları ve farkındalık atölyeleri yapıyor. Deneyimlerini aktardığı birçok kitap, rapor ve broşür yayımlıyor.

Politikalarını belirlerken kadınların deneyimlerinden elde edilen bilgileri esas alıyor, kadınların ihtiyaçlarını ve karşılaştıkları engelleri belirliyor, yasal dönüşüm önerileri geliştiriyor. Uluslararası mekanizmalara raporlar sunup, kamu kurumlarının çalışmalarını değerlendiriyor ve eksiklikleri giderme çabası gösteriyor. Ayrıca, uluslararası ağlarla bilgi paylaşıp, iyi uygulamaları raporluyor. Deneyimleri paylaşmak, ortak politikalar saptamak, örgütler ve kurumlar arasında kalıcı bir iletişim ağı kurmak amacıyla her yıl kurultaylar düzenliyor. Bağımsız kadın örgütleriyle kampanya ve eylemler yapıyor, kamu otoriteleri üzerinde baskı oluşturmayı amaçlıyor.

Yapılan tüm çalışmalarda birlikte güçlenmek, birlikte mücadele edebilmek amaçlanıyor. Kadınların kararlarını kendilerinin vermesi amacıyla, başvuran kadına ne yapması gerektiğini söylemek yerine, onun tüm seçenekleri görebilmesi sağlanıyor. Verdiği karar ne olursa olsun kadının desteklenmesi, bu kararı uygulayabilmesi için güçlenmesi esas alınıyor.


Aslı Bâli, Yale Hukuk Fakültesi'nde Hukuk Profesörüdür ve Uluslararası Hukuk, Uluslararası İnsan Hakları Hukuku ve uluslararası insancıl hukuk alanlarında ileri seminerler vermektedir. Bali ayrıca Yale Kamel İslam Hukuku ve Medeniyeti Çalışmaları Merkezi'nde ortak direktörlük yapmıştır. Yale'e katılmadan önce, UCLA Hukuk Fakültesi'nde profesördü ve İnsan Hakları için Promise Enstitüsü'nün Kurucu Fakülte Direktörü ve UCLA Yakın Doğu Çalışmaları Merkezi Direktörüydü. Şu anda, alanın önde gelen akademik üyelik kuruluşu olan Kuzey Amerika Orta Doğu Çalışmaları Derneği (MESA) Başkanı olarak görev yapmaktadır. Araştırmaları genel olarak iki ana alana odaklanmaktadır: insan hakları ve insancıl hukuk da dahil olmak üzere kamu uluslararası hukuku ve Orta Doğu'ya odaklanarak karşılaştırmalı anayasa hukuku. Akademik çalışmaları birçok hukuk dergisinde ve hakemli sosyal bilimler dergilerinde yayınlanmıştır ve Cambridge Üniversitesi Yayınları'ndan kurumsal tasarımın farklı yönlerini ve karşılaştırmalı anayasa hukukunu ele alan iki ciltlik editördür. İnsan Hakları İzleme Orta Doğu ve Kuzey Afrika Bölümü Danışma Konseyi'nde eş başkanlık yapmakta ve Sorumlu Devlet Politikası Quincy Enstitüsü'nde ikamet etmeyen bir üye olarak görev yapmaktadır. Akademisyen olmadan önce, Bâli, Birleşmiş Milletler Yüksek Komiseri İnsan Hakları Ofisi'nde insan hakları avukatı olarak çalışmıştır. Bâli, Princeton Üniversitesi Siyaset Bilimi'nde doktora, Yale Hukuk Fakültesi'nde JD, Cambridge Üniversitesi'nde Sosyal ve Siyasi Düşünce'de M.Phil ve Williams College'de BA derecesine sahiptir.

FatmagulBerktay.jpg - 28.47 kB
Eğitimini Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi ile York Üniversitesi’nde tamamladı. Tarih Vakfı kurucu üyesi ve Kadın Eserleri Kütüphanesi Genel Kurul üyesidir. İstanbul Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesinde Siyaset Bilimi Anabilim Dalı Başkanlığı yaptı ve “Siyaset Teorisi”, “Siyasal Düşünceler Tarihi”, “Çağdaş Siyasal Teoriler”, “Demokrasi Teorisi”; Kadın Çalışmaları Bölümü’nde ise “Feminist Teoriler” derslerini verdi. İÜ Kadın Sorunları Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürlüğü, Kadın Eserleri Kütüphanesi ve Bilgi Merkezi Vakfı Yönetim Kurulu Başkanlığı yaptı, çeşitli uluslararası platformlarda Türkiye’yi temsil etti. İstanbul Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi, Siyaset Bilimi Anabilim Dalından emekli oldu. ABD, Avrupa ve Avustralyada üniversitelerde dersler ve konferanslar veren Berktay’ın siyaset bilimi ve kadın çalışmaları alanlarında yurt içinde ve dışında yayımlanmış çok sayıda makalesi ve kitap bölümü bulunuyor. Yazarın Tek Tanrılı Dinler Karşısında Kadın adlı çalışması Women and Religion adıyla Kanada’da, Tarihin Cinsiyetiadlı kitabı ise El Huviyye en Nisaiye ‘abr et Tarih başlığıyla Lübnan’da yayımlandı. Politikanın Çağrısı ve Dünyayı Bugünde Sevmek –Hannah Arendt’in Politika Anlayışı kitaplarından sonra Düşünme Etiği adlı kitabı yayımlanan yazar, halen politik etik, politik kötülük ve feminist tarih üzerinde çalışıyor.

AraGhazarian.jpg - 29.04 kB
Yerevan’da hukuk bürosu işleten bir avukattır. Uluslararası insan hakları hukuku ve ceza hukuku konularında uzmanlaşmıştır. İşkence, gözaltı, savaş ve askeri çatışma dönemlerinde meydana gelen ciddi insan hakları ihlalleri gibi konularda Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nde birçok insan hakları davasını başarıyla yürütmüştür. Uzman olarak, Ermenistan'daki çeşitli insan hakları konuları ve hukuk reformlarının farklı yönleri konusunda Avrupa Konseyi, Avrupa Birliği ve Birleşmiş Milletler gibi çeşitli uluslararası örgütlere danışmanlık hizmeti vermektedir. Ayrıca Ermenistan'daki Adalet Akademisi ve Avukatlar Akademisi'nde insan hakları hukuku dersleri vermektedir. Nefret söylemi, nefret suçları ve diğer insan hakları konularında çeşitli yayınları bulunmaktadır.

WolfgangKaleck.jpg - 36.33 kB
Wolfgang Kaleck, Berlin merkezli Avrupa Anayasa ve İnsan Hakları Merkezi'nin (ECCHR) kurucusu ve Genel Sekreteridir. Güçlü bireyler, şirketler ve dünya çapındaki hükümetlerin insan hakları ihlalleri konusunda hesap verebilirliğini sağlama alanında öncü olan bir insan hakları avukatıdır. Kaleck, Avrupa'da Edward Snowden'ı temsil etmekte ve İnsan Hakları Beton Ütopyası: Geleceğe Bir Bakışve Hukuk ve Güç dahil olmak üzere birkaç kitap yazmıştır.

ResatKasaba.jpeg - 31.12 kB
Orta Doğu Teknik Üniversitesi’nin Ekonomi-İstatistik bölümünden mezun olduktan sonra yüksek lisans eğitimini Amerika Birleşik Devletleri’nde tamamladı, doktorasını sosyoloji dalında New York Eyalet Üniversitesi'nden aldı. 1985’ten beri Washington Üniversitesi’nin Henry M. Jackson Uluslararası İlişkiler Okulu’nda profesör olarak görev yapıyor. 2000-2010 yıllarında aynı okulun yöneticiliğini de yaptı. Prof. Kasaba aynı zamanda Yakın ve Orta Doğu Çalışmaları Doktora Programının yöneticisi olarak çalışıyor. Türk Bilimler Akademisi’nin üyesidir.
Osmanlı İmparatorluğu ve modern Türkiye konularında yazdığı ve derlediği yedi kitabı ve 40’tan fazla makalesi bulunmaktadır. En yeni araştırması Türkiye’de şehir/kırsal kesim ayrımının nasıl ortaya çıktığı ve bu ayrımın günümüze uzanmasını ve siyasi yankılarını inceliyor.

CemMansur.jpeg - 40.46 kB
Istanbul'da doğdu. Müzik eğitimini Londra'da City University, Ricordi Şeflik Ödülünü aldığı Guildhall School of Music and Drama, ve daha sonra Leonard Bernstein'ın öğrencisi olduğu Los Angeles Filarmoni Enstitüsü'nde aldı. 1981-89 arası İstanbul Devlet Operası şefliğini yaptı. Londra'da English Chamber Orchestra ile başarılı bir çıkış yaptığı 1985 yılından sonra çalışmalarını yurtdışında yoğunlaştırdı. Hollanda, Fransa, İtalya, Çek Cumhuriyeti, Romanya, Brezilya, Macaristan, Arnavutluk, Almanya, İsveç, İspanya, Meksika, İsrail, Finlandiya, Hırvatistan, Güney Afrika, Bulgaristan ve Rusya'da orkestra ve opera kuruluşlarıyla konuk şef olarak çalışmalarını sürdürdü. Türkiye Gençlik Filarmoni Orkestrası kurucu şefi olarak, Türkiye/Ermenistan ve Türkiye/Yunanistan Gençlik Orkestraları şefliğini de yapmıştır. İngiltere’nin en eski ikinci korosu İpswich Choral Society’nin fahri başkanıdır. 2022-2023 sezonundan başlayarak Gedik Filarmoni Orkestrası müzik direktörüdür.

ZeynepOral.jpg - 38.00 kB
Gazeteci ve yazar. İnsan Hakları savunucusu. Feminist. Barış eylemcisi. Sayısız sivil toplum örgütünün kuruluşunda ve yönetiminde görev aldı. Milliyet Sanat Dergisi’ni kurdu, 30 yıl kadar yönetti. Halen PEN Yazarlar Derneği Türkiye Başkanı ve Cumhuriyet Gazetesi yazarıdır. Yazılarında, ülkedeki toplumsal olaylarla sanatsal olaylar arasında köprüler kurdu, evrensel ve çağdaş değerleri paylaştı. Bu konularda yurt içi ve yurt dışında sayısız konferans verdi. Türkiye Tiyatro Eleştirmenleri Birliği, Nazım Hikmet Vakfı, KA-DER, Türkiye- Yunanistan Dostluk Derneği ve WINPEACE (Türkiye- Yunanistan Kadın Barış Girişimi) gibi sivil toplum örgütlerinin kurucuları ve yöneticileri arasında yer aldı. Türkiye’den ve Türkiye dışından aldığı sayısız ödül arasında IPI (International Press Institude-Viyana) "Basın Özgürlüğü Diyalog Ödülü"; UNESCO-Yunanistan:"Barış için Çalışan Anneler Ödülü"; Katalan PEN Yazarlar Birliği 'Özgür Ses Ödülü'; Moskova Nazım Hikmet Dostluk Ödülü; Fransız Hükümeti – “Palmes Academiques Nişanı” ile "Kültür ve İletişim Bakanlığı Şövalye Nişanı”vardır.

TilbeSaran.jpeg - 39.92 kB
İstanbul’da doğdu. Saint-Benoit Fransız Lisesinden sonra İstanbul Belediye Konservatuarı Tiyatro Bölümü ve İstanbul Üniversitesi Sanat Tarihi Bölümlerinden mezun oldu. Kamu tiyatrolarında ve özel tiyatrolarda çalıştı, televizyon ve sinema filmlerinde oyunculuk ve seslendirme yaptı. Oyuncular Sendikası 2. Dönem genel sekreterliğini sürdürdü. Halen Biroy Disiplin kurulunda görev yapmakta ve 10 yıldan bu yana Kadir Has Üniversitesi Tiyatro Bölümünde ders vermektedir.

Rakel Dink 1959’da Silopi’de doğdu. Ailesi, Ermeni Varto Aşireti’ndendir. 1968 yılında, Anadolu’da dağınık yaşayan Ermenileri bulmak ve çocukları eğitmek amacıyla yola çıkan İstanbul’lu bir grup Ermeni tarafından, köyünden 12 çocukla beraber, eğitim amacıyla İstanbul’a getirildi. İstanbul’da ilk geldikleri yer, Tuzla’daki Ermeni Çocuk Kampı’ydı. Orada tanıştığı Hrant Dink’le evlendi. Eşiyle birlikte, daha sonra ellerinden alınacak olan Tuzla Ermeni Çocuk Kampı’nda idareci oldu. 19 Ocak 2007’de eşi Hrant Dink gazetesi Agos’un önünde öldürüldü. Benzer acıların yaşanmaması için kurulan, demokrasi ve insan hakları için çalışan Hrant Dink Vakfı’nın başkanlığını yapıyor.