Kenya’da, UNESCO kültürel miras bölgesi Lamu’da kömürle çalışan elektrik santrali inşa etme planlarına karşı, bölgede yaşayan kadınlar, çiftçiler, çevre aktivistleri ve sivil toplum örgütleri eylem yaptı ve projeyi durdurmak için mahkemeye başvurdu. İnşaat, uzun yıllar süren mücadelenin ardından mahkeme kararıyla durduruldu; Lamu’nun kültürel mirası korundu.

İskoçya’da, Glasgow şehrinde bir eve baskın yapıp, iki göçmeni sınır dışı etmek üzere polis aracına bindiren polis, mahalle sakinlerinin tepkisiyle karşılaştı. Aracın yola çıkmasını engellemek için kalabalık etrafını sardı ve bir kişi aracın altına yattı. Göçmenlere yönelik ayrımcı politikalara karşı kenetlenen mahalle sakinleri ve şehir halkının eyleminin ardından, iki göçmen hakkında başlatılan işlem durduruldu.

İstanbul’da, Boğaziçi Üniversitesi öğrencileri, akademisyenleri ve mezunları, rektörlüğe Cumhurbaşkanı tarafından kayyım atanması üzerine, üniversitenin ilkelerini, akademik ve idari özerkliğini savunarak, atanmış rektörün istifasını istediler. Gelen olumsuz yanıta; üniversite çatısı altında, hukuka aykırı bir şekilde, bir gecede iki fakülte kurulmasına; bunların üniversite yaşamına verdiği zarara dikkat çekmek ve dayatmaları protesto etmek amacıyla barışçıl eylemlere başladılar. Kayyım rektörün Cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle görevden alınmasının ardından görevi vekâleten kayyım rektör yardımcısının devraldığı üniversitede, rektörlük seçiminin demokratik şekilde yapılması için, öğrenciler, akademisyenler ve mezunlar taleplerini dile getirmeye devam ediyor.

Myanmar’da seçim sonuçlarından rahatsız olan ordu, seçime hile karıştırıldığı bahanesiyle yönetime el koydu. Birçok siyasetçi gözaltına alındı, olağanüstü hâl ilan edildi. Darbenin ardından, silahlı müdahalelere ve binlerce kişinin tutuklanmasına rağmen geniş katılımlı protesto gösterilerine devam eden halk, demokrasi taleplerinden vazgeçmedi.

Antep’te, Kırkayak Kültür Sanat ve Doğa Derneği, yürüttüğü sanatsal faaliyetlerle, göçmenlere, mültecilere ve toplumun dezavantajlı kesimlerine yönelik önyargılar ve ayrımcılığa karşı mücadele ediyor. Derneğin düzenlediği film festivalleri ve sergiler, sahnelediği oyunlar, dayanışmayı, katılımcılığı ve çok sesliliği öne çıkarıyor.

Amerika Birleşik Devletleri’nde, Donald Trump’ın Koronavirüs’le ilgili olarak Asyalılara yönelik ayrımcı açıklamalarda bulunmasının ardından Asyalılara yönelik nefret söylemi ve saldırılar arttı. Altısı Asyalı, sekiz kişinin silahlı saldırıya uğraması üzerine ülke çapında başlatılan ‘Asyalı Nefretini Durdur’ eylemleri bütün dünyada yankı buldu.

Rize’de, İkizdere sahiline taş ocağı inşa edilmesi yönündeki planlara karşı, başta kadınlar olmak üzere yöre halkı ve çevre hakkı savunucuları eylem başlattı. İnşaatın ve taş ocağının, yaşam alanlarını ve doğal hayatı yok edeceğine dikkat çeken eylemciler, baskılara rağmen direnişlerini sürdürüyor.

Hindistan’da, kast sisteminin dışında ve altında kabul edilen Dalit sınıfından bir grup kadın, çalışanların tamamını kadınların oluşturduğu bir haber ajansı kurdu. Ajans, haberleriyle, toplumsal cinsiyete dayalı şiddet olaylarının yanı sıra, ülke yönetiminden kadının ev içindeki konumuna kadar, pek çok alanda yaşanan sorunları, adaletsizlikleri ve baskıları gündeme taşıyor.

Belarus’ta 27 yıldır iktidarda olan Aleksandr Lukaşenko’nun 2020 seçimlerinin ardından yeniden yönetime gelmesi üzerine sokağa dökülen halk, kitlesel protesto gösterileriyle, eşit ve adil seçim talep etti; Kolombiya’da derinleşen yoksulluğa rağmen yürürlüğe konan adaletsiz vergi reformuna, sendikalar ve toplumun geniş kesimleri eylemler yaparak karşı çıktı; Rusya’da muhalif lider Navalni’nin tutuklanması üzerine, başkent Moskova dâhil birçok şehir büyük protesto gösterilere sahne oldu. Üç farklı ülkede, farklı şehirlerde yapılan tüm bu eylemlerde, kalabalıklar demokrasi, yolsuzlukla mücadele, adalet ve insan hakları için sesini yükseltti; güvenlik güçlerinin şiddetine ve yüzlerce kişinin gözaltına alınmasına rağmen taleplerinden vazgeçmedi.

Polonya ve Türkiye’nin İstanbul Sözleşmesi’nden imzalarını çekmesi, Macaristan’ın ise sözleşmeyi kabul etmeyeceğini açıklaması üzerine, bu ülkelerin sokakları, kadın ve LGBTİ artı gruplarının protestolarıyla yankılandı. Hükümetler sözleşmeden vazgeçse de, toplumsal cinsiyet eşitliğini savunan, şiddetin her türlüsüne ve erkek egemenliğine karşı çıkan kalabalıklar, mücadelelerini sürdürmekte kararlı olduklarını her fırsatta dile getiriyor ve ortaya koyuyor.

2021 yılında, Kuzey ve Güney Amerika’dan Rusya’ya, Güney Avrupa’dan Afrika’ya ve Avustralya’ya kadar birçok yerde, günlerce süren, büyük yangınlar çıktı. Türkiye’nin Ege ve Akdeniz kıyılarını da saran yangınlar sürerken, yok olan ormanlarda yaşayan tüm canlılara ve evlerini terk etmek zorunda kalan insanlara yardım etmek için binlerce kişi kenetlenerek, gönüllü destek sağladı. Küresel iklim krizinin çarpıcı sonuçlarına tanıklık ettiğimiz bu dönemde, bütün dünyada acil önlemler alınmasını talep ediyoruz.