Uluslararası Hrant Dink Ödülü’nün ikincisi Hrant Dink’in 56. doğum gününde İstanbul Cemal Reşit Rey Konser Salonu´nda gerçekleştirilen bir törenle verildi.

Hrant Dink Vakfı tarafından ayrımcılıktan, ırkçılıktan, şiddetten arınmış, daha özgür ve adil bir dünya için çalışan, bu idealler uğruna bireysel risk alan, ezber bozan, barışın dilini kullanan, bunları yaparken, insanlara mücadeleye devam etme yolunda ilham ve umut veren iki kişiye verilen ödülün bu yılki sahipleri Türkiye’den Türkiye Vicdani Ret Hareketi ve Türkiye dışından Baltasar Garzón Real

Sunuculuğunu Lale Mansur’un yaptığı törende açılış konuşmalarını, ödül komitesi adına, komite başkanı Ali Bayramoğlu ve vakıf başkanı Rakel Dink yaptılar. Hrant Dink Ödülü’nün “aydınlık” ve “ışık” sözcüklerine dayandığını belirten Bayramoğlu, Hrant Dink kurucu ödül komitesi olarak geçen yıl özerk bir ödül kurulu, bağımsız uluslararası bir jüri oluşturmayı vaad ettiklerini ve bunları yerine getirdiklerini söyledi.

Konuşmasında Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) Hrant Dink davasında Türkiye için verdiği mahkumiyet kararına da değinen Bayramoğlu, "AİHM kararıyla ilk kez adalet biraz olsun tecelli etti. Bizi biraz teskin etti" dedi.<

Rakel Dink ise, ödüllerin hafızaları ve vicdanları uyanık tutma adına taşıdığı öneme vurgu yaptı.  Agos Gazetesini kurduğu için Hrant’a teşekkürlerini ileten Rakel Dink, "Bu çutaksız geçen dördüncü doğum günü. Ülkenin ve insanlığın hafızasını uyanık tutmaya çalışıyoruz. Bugün, bana sevgisini sunduğu günün ve doğduğu gün annesinin ve babasının yaşadığı sevinci yaşıyoruz" dedi.

Tuğba Çandar'ın yeni çıkan "Hrant" kitabına da değinen Rakel Dink, Hrant’a şöyle seslendi: "Bu sana doğum gününde bir hediye canım Çutağım, iyi ki doğdun".

Ümit Kıvanç´ın hazırladığı filmler eşliğinde ödül kazananlar açıklandı. Türkiye Vicdani Ret Hareketi’nin temsilcisine ödül heykelciğini ve ödül sertifikasını jüri üyelerinden Amira Hass, Alper Görmüş ve Adalet Ağaoğlu; Baltasar Garzón Real’e ise Irene Khan, Rakel Dink ve Hasan Cemal sundular.

Tarhan: Borcumuz borç Hrant

Vicdani Ret Hareketi adına ödülü alan Mehmet Tarhan yaptığı teşekkür konuşmasında "Hrant gibi “biraz ürkekçe ama bir o kadar da özgürce” yaşamayı seçmiş, Hrant gibi burada olmakta ve burada kalmakta iyimser bir inada bağlanmış vicdani retçiler adına bu ödülü almak onur ve cesaret verici" dedi.

Her vicdani ret deklarasyonun militarizme karşı mücadele etmek, barışın dilinde konuşmak için kişisel bir taahhütname olduğunu belirten Tarhan  “Bu ödül ile artık Hrant’a da söz vermiş oluyoruz. Borcumuz borç Hrant” diye konuştu.

Real: Cezasızlığa karşı uluslararası ve evrensel adalet söz almalı

Baltasar Garzón Real de teşekkür konuşmasına Hrant’ı selamlayarak başladı: “En kötü koşullarda tam bir cesaret ve inanç örneği sergileyerek bugün bizleri burada buluşturan değerleri savunmak adına hayatını veren kişiyi takdir ve saygıyla anmak istiyorum”.

“Cezasızlık, unutulma, af ve bunları yaratan kurallar hukuk devletini belirleyen temel ilkeleri red anlamı taşır” diyen Real, insanlık tarihinin, cezasızlığın ve suç inkarlarının kural olduğu örneklerle dolu olduğunun altını çizdi:>

“Bugüne kadar, Ermeni veya Tibet soykırımları haksız olarak inkar edildiler ve inkar ediliyorlar; Ulusal Güvenlik prensibiyle korunan Latin Amerika diktatörlüklerinin işlediği suçlar veya Kamboçyadakiler, Timordakiler ya da diğer yerlerde yaşanan olaylar ancak şimdi araştırılıyor; İspanya’da Franko diktatörlüğünün insanlığa karşı işlediği suçlar, 130.000’den fazla kayıp insan olmasına rağmen, suç olarak bile tanınmıyor; adam kaçırmalar, kaybolmalar, işkenceler ya da teröre karşı mücadeleyle gerekçelendirilen suçlar, tüm yasallık fikirleriyle çatışıyor ve yasallık karşısında güvenlik ilkesinin başarısızlığını gösteriyor; şu anda kitlesel olarak Afrika’da, Irak’ta, Filistin’de veya Afganistan’da işlenmeye devam eden suçlar Uluslararası Toplumun sahip olduğu etki eksikliğini gösteriyor; insanlığın bozulmasının bir başka örneği olarak gelişen cinsiyet suçları insan gelişiminin yanlış tarihlenmiş ve olumsuz bir görüntüsü olarak ortaya çıkıyor ve demokrasinin olmadığı ülkelerle olan diplomatik ve iktisadi ilişkilerine öncelik veren bir çok demokratik devletin takip talebi yerine hassasiyetsizliğini doğruluyor”.

"Ancak, biz bu tablonun değişmesini sağlamalıyız" diyen Garzón, cezasızlığa karşı uluslararası ve evrensel adaletin söz alması gerektiğini vurguladı ve ekledi:

"Bağımsız bir yargıç varsa, gezegenin en uzak yerinde bile olsa, umut kaybedilmemiştir. Bazen, sayılı bir kaç insanın çabası dünyadaki olayların gelişimini değiştirmeyi başarır".

Sıla, Kardeş Türküler ve Arto Tunçboyacıyan’ın sahneye çıktığı gecede Çıplak Ayaklar Kumpanyası da bir performans sergiledi. Gecede ayrıca Türkiye’den ve Türkiye dışından çalışmaları ile insanlara umut olmuş, onların hayatlarını aydınlatmaya çalışmış kişi veya gruplar hakkında hazırlanmış “Işıklar” adlı tanıtım videosu gösterildi.

Ödül alanlar Adalet Ağaoğlu, Judith Butler, Hasan Cemal, Daniel Cohn-Bendit, Rakel Dink, Alper Görmüş, Amira Hass, Irene Khan ve Boris Navasardian oluşan uluslararası bir jüri tarafından belirlendi.