Sebat Apartmanı’nda konumlanan Agos'un eski ofisi, kurulduğu ilk günden bu yana bir dönüşüm ve umut mekânıydı. Ermenilerin ve azınlıkların sorunlarını görünür kılmak; farkındalık yaratmak; toplumu Ermeni ve azınlık kültürleri hakkında bilgilendirmek; geçmişe ışık tutmak ve Türkiye’nin demokratikleşmesine katkıda bulunmak gibi misyonlarla kurulan ve 1999’dan 2015'e kadar Sebat Apartmanı’nda faaliyet gösteren Agos gazetesi, Türkiye’deki Ermeniler ve azınlıklar için, cumhuriyet döneminde Türkçe ve Ermenice basılan ilk gazete olması açısından bir dönüm noktasıydı.

Hrant Dink, 19 Ocak 2007’de Sebat Apartmanı’nın önünde öldürüldü. Toplumun vicdanını uyandıran bu cinayetin ardından kitlesel protestolar yapıldı. 19 Ocak günü olay mahalline dönüşen Sebat Apartmanı, cinayeti takip eden saatlerde ve günlerde bir vicdan mekânına da dönüşmeye başladı. Barındırdığı bellek ve hakikat ile bir hafıza ve vicdan mekânına dönüşmeye başlayan Sebat Apartmanı, kolektif bellekte ve kamusal vicdanda 2007’den bu yana önemli bir yere sahip oldu. Taşıdığı bellek, barındırdığı hakikat ve sembolik anlamı nedeniyle, Hrant Dink Vakfı 2015 sonbaharından itibaren Sebat Apartmanı’nda bulunan Agos'un ve Hrant Dink'in eski çalışma ofisini hafıza mekânına dönüştürmek için hazırlık süreci yürütmektedir.

Sebat Apartmanı’ndaki ofise yeni boyutlar ekleyerek geçmişte, Agos ve Hrant Dink Vakfı’na ev sahipliği yapan mekânı hafıza, vicdan, diyalog, hakikat, tartışma ve umut mekânına dönüştürmeyi hedefliyoruz. Simon Wiesental’ın da dediği gibi, “Umut, insanlar hatırladıkça yaşar.” Hafıza ve vicdan mekânları öncelikle hatırlatır, hatırlatmayla birlikte hakikatin keşfini, mahrum kalınan bilgiye erişimi sağlar; eğitim ve ziyaretçi programları ile diyalog ve karşılıklı anlayışı, acıların tanınması ve onarımı ile geçmişle yüzleşmeyi teşvik eder. Hafıza ve vicdan mekânları toplumsal amnezi ve unutturma politikalarıyla mücadelede etkili bir rol oynar. Vicdan ve hafıza mekânını tasarlamak, titizlik isteyen bir çalışmanın ürünü olabileceği için, uzun soluklu bir hazırlık süreci yürütmeye karar verdik. Bu kapsamda mekânın dönüşmesine vesile olacak ve doğru adımları atmamızı sağlayabilecek çeşitli faaliyetler belirledik.

Bu çerçevede yürütmekte olduğumuz faaliyetler aşağıdaki gibidir:

  • Avrupa, Balkanlar, Amerika Birleşik Devletleri, Güney Amerika ve Güney Afrika’daki vicdan ve hafıza mekânlarını, anıtları, kişilerin müzeye dönüştürülen evleri ve farklı konseptteki müzeleri ziyaret edip, bu mekânların direktörleri, eğitim koordinatörleri, küratörleri, iletişim koordinatörleri veya ziyaretçi geliştirme programlarından sorumlu kişilerle görüşerek, onların tecrübeleri ve önerilerinden yararlanmak.
  • İstanbul’da Sebat Apartmanı’nda çeşitli dönemlerde farklı uzmanlık alanlarından veya çevrelerden bireylerin katılımlarıyla mekâna dair beklenti ve önerileri almak için diyalog toplantıları düzenlemek.
  • Yurtdışı ziyaretlerinde konunun uzmanları ile birebir görüşmeler yapmak; müzelerle, hafızalaştırma çalışmaları ve hafıza mekânları ile ilgili uluslararası konferanslara ve çalıştaylara katılmak.
  • Hafıza ve vicdan mekânlarının, anıtların veya mekân üzerinden gerçekleştirilen hafızalaştırma çalışmalarının geçmişle yüzleşme, tarihi diyalog ve karşılıklı anlayış üzerinde oynadığı rolün önemini aktarmak, edindiğimiz tecrübeyi geniş çevrelerle paylaşmak ve diğer ülke deneyimlerinden örnekleri kamuoyuna taşımak için paneller düzenlemek.
  • Düzenlenen panellere yurdışından konuşmacı olarak katılan konuklarla ve Türkiye’de alanında uzman kişilerle Sebat Apartmanı’nda çalıştay düzenlemek.
  • Çalışmanın sonunda benzer mekânlarla ilgili girişimde bulunmak isteyen kitlelere deneyimlerimizi aktarmak için süreç boyunca edinilen bilgi ve çalışma ziyaretlerimizden gözlemlerimizi içeren, hafıza ve vicdan mekânlarının geçmişle yüzleşme ve toplumsal dönüşüm için oynadığı rol hakkında farkındalık yaratmak amacıyla bir rapor hazırlamak.