Hrant Dink Vakfı olarak Türkiye-Ermenistan ilişkileri alanındaki faaliyetlerimizin temel hedefi, iki komşu ülkenin toplumlarını birbirine yaklaştırmak. Avrupa Birliği’nin desteklediği Ermenistan-Türkiye Normalleşme Süreci Destek Programı kapsamında oluşturulan Türkiye-Ermenistan Burs Programı, iki ülkeden, çeşitli disiplinlerde çalışan uzmanlar arasında işbirliğini ve bilgi alışverişini teşvik ederken, bölgedeki kültürler arası diyaloğun da güçlendirilmesini hedefliyor. 

'ինչ կա չկա - Ne var ne yok', sınır, belirlenmişlik, belirlenmemişlik, beraberlik etkileşim, dönüşüm, bir araya gelmek üzerine düşünüyor ve hareket ediyor. Beden de bir sınır mıdır, bedenler nasıl bir araya gelir sorularını soruyor ve bunları araştırıyor. Türkiye'de "Türk Halk Oyunu", Ermenistan'da "Ermeni Halk Oyunu" diye geçen benzer dansları ve figürleri görüyor ve yine soruyor. Danslar ırklara mı ait yoksa topraklara, birlikte dans etmiş olan insanlara mı?
Duygu Bostancı'nın 31 Mart 2017 tarihinde Norarar Portzarakan Arvesti Kendron'da (NPAK) sergileyeceği performansın detaylarına ulaşmak için tıklayınız.

Kültür, pek çok öğeyi bir araya getiren, bu nedenle de tek bir tanımı olmayan bir kavram. Ancak bütün bu tanımların birleştiği bir nokta var. O da kültürün, uzun yıllar bir arada yaşamaya bağlı olarak oluştuğu. Anadolu coğrafyasında bir arada yaşamış farklı toplumların bugünkü pratiklerine bakıldığında da, kültürün tek bir topluma ait değil, ortak bir miras olduğu görülüyor. Türkiye ve Ermenistan toplumları özelinde, bu ortaklığın en güçlü olduğu alanlardan biri de kuşkusuz müzik ve dans kültürü. Türkiye-Ermenistan Burs Programı kapsamında Yerevan’da bulunan Duygu Bostancı, Ermenistan ve Türkiye’de halk dansları üzerine araştırmalar yapıyor. Duygu, bu araştırmaların sonucunda, video ve fotoğraf alanından bileşenleri de dahil ettiği bir çağdaş dans performansı geliştirmeyi hedefliyor.

Duygu Bostancı Orta Doğu Teknik Üniversitesi Endüstriyel Tasarım Bölümü'nden mezun oldu. Video yapımı, fotoğrafçılık ve çağdaş dans alanlarında çalışıyor. Simulacrum adlı kısa filmi 2014'te SinemaDansAnkara Film Festivali’nde gösterildi. Üç yıldır bedenini keşfedip hareket yetilerini geliştirmeye odaklanan Duygu, halen Hrant Dink Vakfı tarafından yürütülen Türkiye-Ermenistan Burs Programı kapsamında Yerevan Çağdaş Sanat Enstitüsü’nde çalışmalarına devam ediyor.

Programın ev sahibi kuruluşlarından olan Yerevan Çağdaş Sanat Enstitüsü’nün etkinlikler ve misafir sanatçı programı koordinatörü olan Anna Kamay, Burs Programı aracılığıyla Türkiye’deki çağdaş sanatı Ermenistan’daki sanatseverlerle buluşturmayı hedeflediklerini belirtiyor. Aynı zamanda küratör olan Kamay, Duygu’nun çalışmalarına Yerevan’da devam etmesinin pek çok kişinin ilgisini çektiğini dile getiriyor. Kamay’a göre, çağdaş sanat alanında kurulan bu tür işbirlikleri, iki ülke arasında kapalı olan sınırın aslında ne kadar önemsiz olduğunun bir göstergesi.

Duygu Bostancı ve Anna Kamay’dan, Türkiye-Ermenistan Burs Programı hakkındaki görüşlerini, ortak tecrübelerini ve önerilerini dinledik.

Duygu Bostancı, Ermenistan günlerini 'Aygestan' adlı blogunda yazıyor.

Türkiye-Ermenistan Burs Programı 
Avrupa Birliği tarafından finanse edilen
Türkiye-Ermenistan Normalleşme Süreci Destek Programı
kapsamında gerçekleşmektedir.