Yazılı basında 9 - 15 Mart 2020tarihleri arasından, gündemle ilişkili şekilde nefret söylemi içeren haber ve köşe yazıları seçildi ve eleştirel söylem analizi yöntemiyle incelendi. .


1.

Türkiye'de Yeniçağ, 12 Mart 2020
Yeniçağ, 12 Mart 2020

Yazar Arslan Tekin köşe yazısında geçen "Dün 'Moskoflar demiştik. 'Moskof' deyince bir düşmandan bahsediyoruz. 'Moskof’un, komünisti, komünist olmayanı değişmiyor’’ ifadelerinde ‘’mekteptaşım’’ dediği Kenan Bey’in mektubundan yaptığı "'Arslan Bey, bir zamandır, Z.V. Togan’ın anılarını okuyorum. Hatıralardan anlıyorum ki halkımız boşu boşuna Ruslara ‘Moskof’ dememiş. Lenin, Stalin ve diğerleri İslamiyet ve Türk unsurlara karşı daima iki yüzlü….’’ ve "… Aynen Yunan’ın megola ideası’’ alıntılarında, Rusları ve Yunanları düşman olarak kodluyor.  Yazının genelinde, Yunan ve Rus kimliklerinin Türk kimliğinin doğal düşmanları olduğunu vurgulayarak düşmanlaştırıcı bir tutum sergiliyor.


2.

Türkgün, 12 Mart 2020
Türkgün, 12 Mart 2020

Mustafa Önder köşe yazısında kullandığı "Anaları, babaları, ağabeyleri Yunan gavuru ile mücadele içinde olsa da…" şeklideki cümleyle Yunan kimliğine karşı aşağılayıcı ve düşmanca bir söylemde bulunuyor.


3.

 

Diriliş Postası, 12 Mart  2020
Diriliş Postası, 12 Mart 2020

Diriliş Postası, "Yunan'dan sınırdaki mültecilere gaz fişeği" başlıklı haberinde, Yunanistan Güvenlik Güçleri’nin sınırlarına gelen mültecilere yönelik sert ve şiddetli müdahalesini başlıklarına taşırken ulusal kimliği vurgulayarak kurumların yaptığı bu şiddet eylemini Yunan kimliğine yıkıyor.


4.

Lüleburgaz Gazetesi, 13 Mart 2020
Lüleburgaz Hürfikir Gazetesi, 13 Mart 2020

Lüleburgaz Hürfikir gazetesinde yayınlanan köşe yazısında, Kemal Kılıçdaroğlu’nun, Türkiye’nin Suriye politikası ve göçmen politikasına dair eleştirilerinin eleştirililiyor. Yazıda geçen, "Esad yüzde onluk Nusayri topluluğa aittir, demek ki yüzde doksanı ya ölecek, ya da Suriye’yi terk edecek…’’ ifadeleri ve Kemal Kılıçdaroğlu için kullanılan "YOKSA, malum kendisi alevidir, Esad Nusayri ya İran’da Şii’ye kendisini mezhep kaygısıyla bunlara mı yakın görüyor?’’, "Bu yüzden Tunceli’lerde büyük bir ‘’Türkiye ve Atatürk’’ düşmanlığı vardır.’’, "Bu yüzden Tunceli gençleri çoğunlukla PKK’lı ya da komünisttirler ’, "Anasının da Ermeni olduğunu düşünürsek’’, "Bu sebeplerden mi her zaman Türkiye’nin karşısında düşmanlarımızın yanında yer alıyor?’’ gibi ifadeler ve önermeler kurarak Nusayri kimliğini Suriye’deki iç savaş ve katliamlarla ilişkilendirirken, Alevi ve Ermeni kimliklerini de"hain’ ve "düşman’’ olarak konumlandırarak söz konusu kimlik grupları hakkında nefret söyleminde bulunuyor.


1. Nefret söylemi odaklı sistematik medya izleme çalışması kapsamında, tüm ulusal gazeteler ve sayısı 500’ü bulan yerel gazete önceden belirlenen anahtar kelimeler üzerinden (ör. hain, dönme, mülteci, Hıristiyan, Yahudi, bölücü vs.) medya takip merkezi aracılığıyla taranıyor. Bu anahtar kelimeleri içeren haber ve köşe yazıları günlük olarak okunuyor (gazetelerin hafta sonu baskıları hariç) ve nefret söylemi içeren yazılar tespit ediliyor. Esas olarak ulusal, etnik ve dini kimlik temelli nefret söylemine odaklanılırken cinsiyetçi ve homofobik/transfobik söylemler de tarama kapsamına alınıyor.