Hafıza mekânı hazırlık süreci kapsamında paylaşımcı ve katılımcı bir çalışma yürütülmesi hedeflendi. Çalışma ziyaretlerinden edinilen gözlemler, ilgili kişiler, öğrenciler ve genç profesyonellerle sunumlar aracılığıyla paylaşılıyor.

Yüz binlerin katledildiği bir toplama kampında veya işkencenin uygulandığı bir hapishanede özgün sanat eserlerine tanık olup, yaratıcılığın en zor şartlarda bile ortaya çıktığına şahit olabiliyoruz.

Fotoğraftaki şişe ve içindeki not, Berlin’e yaklaşık 35 km uzaklıktaki Oranienburg bölgesinde bulunan ve 1936-1945 yılları arasında faaliyet göstermiş olan Sachsenhausen Nazi Kampı’nda 2003 yılında keşfedildi. 

Hrant Dink Hafıza Mekânı hazırlık sürecinin önemli ayaklarından birisi olan çalışma ve gözlem ziyaretlerinin Arjantin ve Şili’yi kapsayan Güney Amerika seyahati 5-14 Aralık tarihleri arasında gerçekleşti.

Farklı ülkelerde hayata geçirilen mekânlar, müzeler ve anıtlar üzerinden yapılan hafızalaştırma çalışmalarını yakından görmek hafıza mekânının en doğru şekilde tasarlanması için değerli bir katkı sunmaktadır.

Hafıza mekânları konusunda diğer ülke tecrübelerinden yararlanmak, uluslararası uzman ve profesyonellerle fikir alışverişinde bulunmak için uluslararası konferanslar, çalıştaylar ve eğitimler önemli bir katkı sağlamaktadır.

Hafıza mekânları panelleri çerçevesindeki ilk etkinlik 10 Haziran 2016 günü, Hrant Dink Vakfı Havak Salonu’nda 'Hafızanın Mekânları, Mekânların Hafızası' paneli ile gerçekleştirildi.

Hafıza Küratörlüğü: Avrupa ve Güney Afrika’da Geçmişle Yüzleşen Müzeler paneli 28 Ekim’de Hrant Dink Vakfı Havak Salonu’nda yapıldı. Panele alanında uzman dört uluslararası konuşmacı katıldı.

1999’da New York’da kurulan Uluslararası Vicdan Mekânları Koalisyonu, vicdan ve hafıza mekânı olarak nitelenen müzeleri, inisiyatifleri ve hafızalaştırma çalışmaları yürüten kurum ve girişimleri bir araya getiren bir ağdır.

Hafıza veya vicdan mekânı yaratırken katılımcı bir süreç işletmek, farklı disiplinlerden, gruplardan veya uzmanlık alanlarından bireylerin görüşlerini, önerilerini ve beklentileri duymak yürütülen sürece değerli katkılar sunmakta.

Hrant Dink Vakfı ve Agos gazetesi, yıllardır çalışmalarını yürüttükleri Sebat Apartmanı’ndaki ofislerinden 2015 yılının Mart ayında, Harbiye'deki Anarad Hığutyun Binası'na taşındılar ve faaliyetlerine burada devam ediyorlar.

Hrant Dink’in de ofisinin bulunduğu ve Sebat Apartmanı'nda konumlanan eski Agos ofisi, 'Hafıza ve Vicdan Mekânı'na dönüştürülecektir. Hafıza Mekânı, Hrant Dink’e özel bir odakla, Türkiyeli Ermenilerin tarihinin, kültürünün, Agos gazetesinin ve Türkiye'deki azınlık hakları ile ilgili meselelerin sunulacağı bir bellek mekânı olacaktır. Eğitim ve ziyaretçi programlarının yenilikçi ve yaratıcı yöntemlerle uygulanmasıyla, Hafıza Mekânı'nın aynı zamanda bir öğrenme ve diyalog mekânı olarak da işlev görmesi ve toplumsal diyaloğa, karşılıklı anlayışa ve geçmişle yüzleşmeye katkı sunması hedeflenmektedir.